Her şeyin ve herkesin elini eteğini çekip uzaklaştığı, bizi dünyanın ortasında kendi kalbimizin içindekilerle baş başa bıraktığı bir yeri var hayatın. Orada; şu koskoca alemin içindeki bir nokta kadar küçük ve tek başınayız. Gürültülerin birer uzak uğultuya dönüştüğü o yerde kendi sesimizden kaçabileceğimiz hiç bir yer yok. Bazen kendi kargaşasını büyütmekte olan kalabalıkların içindeki bir kırılma anında kopuyoruz her şeyden. Bazen uyumak umuduyla başımızı yastığa koyduğumuzda... Bazen inanarak söylediğimiz bir söz, ortada öylece sahipsiz, cevapsız, yankısız kalakaldığında... Gökhan Özcan