Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

122 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Daha önce Olivya Çıkmazı'nın karanlık güzelliğinden etkilendiğim Nazlı Karabıyıkoğlu'nun ilk öykü kitabı "İskele". Kitap, yazarın babasına ithafıyla başlıyor. Ve o ithaf sadece sözde değil. Öykülerde hep bi' baba teması var; güçlü, güven veren, sevgili bi' adam vardı. Hikâye benim çok özendiğim, sevdiğim ama zor bulduğum bi' türdür. Samimiyeti, olaylar halinde akıtabilmek, okura temas edebilmek güzel, harika bi' şey. Bazı öyküler elimden tutarken, bazıları beni sıkıca sardı bu kitapta da. Özellikle ikisinden bahsetmek istiyorum: Dönme Dolapta Yedi Dakika ve Geceötüşlükuşlar. Dönme Dolapta Yedi Dakika bi' insanın tv kumandasıyla olan bağını anlatıyor. Televizyonun açılışı, "yalnız"lığa ortak oluşu, kişinin bilmediği, alakasız olduğu siyasetçi, oyuncu, şarkıcı, sunucu nice insanla kurduğu çöpten ilişkiyi anlatan komik, hüzünlü bi' hikayeydi. Geceötüşlükuşlar ise çok "daha"ydı. Tesadüfen hikayeyi sesli okuyordum ve okurken içime yayılan his, direkt ben nerde rastladım buna oldu. Hikâye tam anlamıyla Zeki Demirkubuz'un Masumiyet'inden bi' parça gibi. Hikayedeki başkarakterin adının Bekir olması, filmle hikaye arasındaki bağ fikrini güçlendirir nitelikte. Yazar bunu bilerek mi, bilmeden mi kurgulamış bilmiyorum ama aktarılmak istenen bi' his varsa eğer, o kesinlikle geçiyor karşı tarafa. Derbeder, anıştırmalı, kader mahkumu olan hikayedeki Bekir'in hayatındaki/hayallerindeki baba ise "Orhan Baba"ydı. Samimi ele alışları, ilginç cümleleriyle yeni parıldayan yazarlardan Nazlı Karabıyıkoğlu. İskele'sini okuyup tanışmanızı tavsiye ederim.
İskele
İskeleNazlı Karabıyıkoğlu · Alakarga · 20156 okunma
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.