Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

320 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
“Kötülüğün Sıradanlığı” yada insanın suç işleme hoşnutluğu..
İnsanlığa karşı işlenen toplu kıyım ve katliamlara baktığımızda; bu filleri işleyenlerin büyük çoğunlukla bir siyasi organizasyonun teşviki ile gerçekleştirdiğini görmekteyiz. Bu fiillerin işlemesinde bir bilinç, realist bir fikir veya insani bir nüve bulmak neredeyse imkansız. Daha çok ideolojik, etnik ve inanç temeli kollektif bir suç makinasının işlediğini görmekteyiz. Ve genellikle o atmosferin toz dumanın her şeyin muğlaklaştırı. Dünyadaki toplumlarının duyarsız olmaları veya bir anlamda bu durumlara rıza göstermeleri sonucu bu yıkımları geride bırakmışlardır. Hannah Arendt, “Kütülüğün Sıradanlığı” kitabında bu konuları irdeliyor. Her ne kadar kitap, Alman Nazi katliamlardan sorumlu ve bu katliamların bilfiil uygulayan Adolf Eichmann’nın; İsrail devleti tarafında 1960 yılında Brezilya’da kaçırarak İsrail’de yargılamasını esas alsa da, suç, adalet, insan hakları, soykırım, totaliter devlet, siyaset kurumu vb konularda geniş bir sorgulamaya davet ediyor. A. Eichmann davası yaklaşık iki yıl sürdü. Bu süre zarfında 6 milyon yahudi katliamında geriye kalan tanık, kanıt ve belgeler mahkemeye sunuldu. Bir rapor mahiyetini de taşımaktadır. Ve neticesinde mahkeme, Eichmann’nı ölümle cezalandırdı. Mahkeme boyunca Eichmann hep kendini, emir ve yasalara göre hareket ettiğini savundu. Bu suçlamaları doğrudan bir muhatabı olmadığını, en büyük şansızlığını Alman Hitler rejimi için de bulunduğunu savundu. Halbuki nazi rejimin Avrupa genelinde yahudi sürgün ve ölüm kamplarında sorumluydu. Başta Avusturya, Çek cumhuriyeti, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan ve daha bir çok bölgede adeta yahudi ve çingeneleri başına gelen her olaylardan birinci derece sorumlusuydu. Buna rağmen bütün faşist diktatör uşakları gibi kendini insanlara yardım eden ve işleri kolaylaştıran olarak gösterme çabası içerinde olmayı ısrar etmişti. Hannah Arendt, bu durumu “kötülüğün sıradanlığı” olarak kavramlaştırmıştır. Kitabın en önemli özeliği, bütün yapılara karşı eşit mesafeli olmasıdır. Adeta bu yargılamaya bir hakem gözüyle bakmaktadır. Yeri geldiğin de İsrail devletinin eleştirmekte, yeri geldiğinde Alman devletini eleştirmekte, yeri geldiğinde mahkeme heyeti ve yargılama usulüne karşı görüşünü belirmekten de geri kalmamıştır. Bu yüzde insanlığa karşı işlenen olay ve olgulara yaklaşım için adeta bir manifestodur. Aslında gelişebilecek toplum kıyım ve katliamlara karşı emsal teşkil eden bir metindir. Kitapla birlikte; -Nürnberg mahkemeleri filmi ile Generation war mini dizisini izlemenizi tavsiye ederim..
Kötülüğün Sıradanlığı
Kötülüğün SıradanlığıHannah Arendt · Metis Yayınları · 2012692 okunma
··
255 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.