Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

152 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Strugatski kardeşlerden okuduğum ilk kitaptı ve anlatım tarzlarını çok beğendim. Karakterlerin yaşadığı duygu durumunu çok güzel betimlemişler. Kitabın başlangıcındaki dil özellikle çok hoşuma gitti. Dizilerde filmlerde gördüğümüz çatlak bilim insanları vardır ya. Çok hızlı konuşurlar, daldan dala atlarlar ve hiç kimse aslında onların ne dediğini takip edemez. Hah işte bu seyirde başlayan bir anlatımı var. ---Buradan sonrası azıcık spoiler içerebilir, bilginize. Kitapta teknolojik ve bilimsel buluşlar ortaya koymanın eşiğinde olan birkaç bilim insanının, bir şekilde durdurulmaya çalışılması ele alınıyor. Çünkü bu buluşların insanlığa ve/veya evrene büyük zarar vereceği düşünülüyor. Bu bilim insanlarının durdurulmasıyla da evrenin dengesinin korunması sağlanılıyor. Kitap üzerinde en çok düşünmemi sağlayan kısım da bu olmuştu benim için. Keşke öyle bir güç ya da evrenin kendisi olsa da insanların yine insanlara ve tüm dünyaya zarar vermek için olan tüm girişimleri bir şekilde engellense diye düşünmedim değil tabi. Belki de evren gizli saklı yapıyordur zaten, kim bilir? Şimdi kitapta hayran kaldığım karakter Veçerovski'den bahsetmek istiyorum biraz. İnsanoğlunun karşılaştığı sorunları hep yüce bir güce atfetmesi, aslında doğanın insanın önüne getirdiği bir takım gariplikleri ve ilginçleri zor yoldan açıklamaya çalışmasına anlam veremeyen karakterde Veçerovski. Ona göre doğada gerçekleşen olayların sonucunda kabullenmek yerine bir düşman arıyor insan, suçlayacak birilerini ya da bir şeyleri arıyor. Veçerovski ve Malyanov arasında geçen yüksek bir uygarlığın olup olmadığına ilişkin konuşmalar düşündürücü yönüyle oldukça zengindi. Veçerovski'nin keskin ve sert diliyle anlatmaya çalıştıkları, Malyanov'un zihnini zorlarken okuyucunun da zihnini zorluyor. ---Alttaki paragraf kitabın gizemini açığa çıkaran türden. Yine spoiler içeriyor ancak herkesin okumasını ve fikir sahibi olmasını istediğim bir konuyu da içeriyor. ***Kitabın bilim kısmını oluşturan, evrenin yapısıyla alakalı etkileyici bir hipotez bulunuyor. Şimdi karakterlerden birisi evrenin kendi yapısını koruduğu görüşüne sahip. Şöyle açıklayayım: Elimizde üç adet yasa var; azalmayan entropi yasası, aklın sürekli yeniden üretimi yasası ve ikisi arasındaki homeostatik degeyi sağlayan yapının korunumu yasası. Denge sağlanamaz da entropi yasası baskın gelirse evrendeki düzensizlik ve rastgelelik artacak ve bir kaos ortamı oluşacak. Ya da aklın çok gelişmesi nedeniyle entropi yasası bastırılacak ve homeostatik denge yine sağlanamayacak. İşte insanlıktan daha üstün uygarlıkların olmayışına dair olan görüş bu noktada devreye giriyor. Eğer ki bizden daha üstün olan varlıklar olsaydı aklın yeniden üretimi baskın çıkardı, bu "doğanın doğasını değiştirme"ye neden olurdu ve denge bozulurdu. Bu nedenle de insanlığı yükseltecek teknolojik gelişmeler, araştırmalar ya da bilimsel çalışmalar meydana gelmeye çalıştığında evren kendini savunmak, yapısını korumak için bu gelişmelere bir şekilde engel oluyor. *** --- Ayrıca kitapta geçen bir görünmez adam tabiri var. H. G. Wells'in kitabı olan Görünmez Adam olduğunu düşünmüştüm başlarda. Zaten daha sonraları yine kitapta H.G. Wells'e deniliyor. Belli ki bu kardeşler ondan etkilenmiş ancak daha önce hiç H.G. Wells okumadığım için aradaki bağlantıyı da kuramadım ama olsundu, ona da sıra gelecek. Bazı kısımlarında bilimsel terminolojinin biraz fazla olması nedeniyle sindirilerek okunması gereken bir kitap. Hepinize keyifli okumalar :)
Kıyamete Bir Milyar Yıl
Kıyamete Bir Milyar YılArkadi Strugatski · İthaki Yayınları · 20151,787 okunma
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.