Kaybolan Düşler Senfonisi kitabı geneli itibariyle yazarın ilk düzyazı eseri olduğunu çokça hissettiriyor. Yazar çokça yerde kendini şiirin büyülü havasına kaptırdığını farkediyorsunuz. Cümleler birbiriyle anlam bütünlügünden kopuk ve savrulmuş buluyorsunuz. Hele bazı yerlerde gereksiz kelime oyunları paragrafın gidişatına bomba koymuş.
Hayata bakış açımda argo kelimelerinde cinselliginde yaşamın bir parçası olduğudur. Bunlardan rahatsızlık duyan biri olmama rağmen kitapta karşıma sürekli cinselliğin çıkması ve deyim yerindeyse okuyucunun gözüne gözüne sokulan bir cinsellik kitabı aşağıya çekmiş. Bir bölümde olabilir lakin her bölümde bir cinsellik olmasını aklım almadi.
Diğer eksi yanı ise sürekli bir Meltem adının karşımıza çıkması oysaki zamir kullanılabilinirdi diye düşünüyorum. Diğer nokta ise kitap çok üstünde oynanmış hissi bıraktı bende üstünde çok oynanan kitaplar mekaniklesip barındırması gereken duygulardan soyutlanir.
Kitabın ilk dört bölümünde sürekli farklı olay örgüleriyle karşılaşıyorsunuz bunların ne olduğuna kafa yorarken bir sonuca ulaşmanız pek mümkün olmuyor lakin beşinci bölüm her şeyi anlamlandıran bölüm oluyor. Beşinci bölüm ilk dört bölümden daha iyi yazılmış izlenimi yarattı bende. Beşinci bölümde Teoman ve Bay Şair arasındaki dialog ve karakterler arasındaki gerçeklik belirsizliği olayın albenisi yukarılara taşımış. Lakin Funda ve Bay Şair arasındaki dialoglar çok sığ kalmış. Sürekli ayni tarz sorunun sorulması ve onay cevabı zayıf kılmış dialogları.
Kitabın ilk dört bölümü beşinci bölüm ayarında olsaydı bence yazar çıtayı çok yukarıya koymuş olacaktı. Yine de beşinci bölüm kitabı kurtarmış.
Kitapla kalın.
Yazarın notla birlikte gönderdiği kitabı için şahsına teşekkür ederim.
