...daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar, yenilir, peki ama bentlerimizin küçücük bir çatlağında ve süregelen onca baskı döneminden sonra tarihte hala şurada burada Cesar ve
I. Napoleon gibi sıçrayışlarla ortaya çıkması için, daha ne kadar derin olması gerekiyor, bizim tutkumuzun!
Sınırına dayanmak ve kaçınılmaz güçsüzlüğüyle karşı karşıya kalmak: Ne korkunç bir sarsıntıdır bu, her insan
için ve her şeyden önce ne büyük bir sürpriz!