Aşkın kaçış terkediş ve acılara teslim olmamak olduğunu yazmış Tarık Tufan . Toplumdaki aşk kavramına kafa tutan illetli bir gencin çırpınışlarını canlandırmış Unutamadığı hafızasından silemediği ne varsa içinde kuruntu olarak bir umuda duaya çeviren Tufan aslında inanç kavramını hikayede hulasa yapmış Asıl mesele ise kalbindeki hastalığı ve hatıraları ne kalbine ne de beynine yerleştirdiği... O sevmeyi ve toplumun aşka olan bakışını üçüncü tekil kişi olarak değil de birinci tekile bağlanmalı olduğunu bize ispatlamıştır