"altın dişli fahişeler urfa’da bir barda gülümseyen
kankırmızı gülümseyen gümüş saplı el aynalarına
uyanıp geceyarıları su içmek istediğim uykulu ellerinden
her akşam üstü zihinlerinden mermi hızıyla geçtiğim
kimsenin görmediği ünlemler çizerek titrek dudaklarına
hadi sen git yağmur bastırmadan ben sonra gelirim
bir kız vardı