Gönderi

330 syf.
8/10 puan verdi
Kitaba bir cümle ilham veriyor, "İnsanların duyguları olmasaydı her şey ne kadar kolaylaşırdı." Bunu pek çok kez düşünme fırsatı buldum. Duyguları olmadığını söyleyen biriyle de tanıştım, tıpkı kitaptaki gibi benden yaşça büyük olan. Hatta duygularını doruklarda yaşayan küçük bir kız olduğum için, ki hâlâ öyleyim bence, duygularıma taptığını söylemişti. Oysa ben onun duygusuzluğuna hayrandım. Tabii zamanla bunun ne kadar aptalca olduğunu anladım. O kişi çıktı hayatımdan, aradan 3 yıla yakın zaman geçti. Sonra ben tesadüfen bu kitapla tanıştım... Kitap Podima adlı bir köyde işlenen cinayetin ardından köye gelen gazetecilerden birinin Ahmet Arslan'la tanışmasıyla başlıyor aslında. Daha sonra karakterimiz gazetecinin merakını kullanarak bir hikayeden bahsediyor. Hikayenin her gece birazını anlatıyor ve böylece kızı birkaç gün yanında tutmayı başarıyor. Bana kalırsa hikaye oldukça çarpıcıydı fakat duygular tam olarak okuyucuya verilememişti. Ben hissedemedim mesela hikayedeki aşkın büyüsünü... Sanırım kitap biraz daha uzun olsaydı ve duygular üzerinde daha fazla durulsaydı çok daha iyi bir eser olabilirdi. Bir de çoğu okuyucunun iddiasının aksine ben kitabın sonunu başlarda tahmin edemedim. O kadar zeki olmadığımdan olsa gerek. Sonunu şaşırarak okudum. Okursanız çok şey kazanacağınız bir kitap mı? Öyle olduğunu söyleyemeyeceğim. Fakat okumayınca bir şeyler kaybedeceğiniz kesin.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019106.1k okunma
·
4 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.