"her şeyin bir teorisi" olduğunda ısrar etmek yerine, aldatıcı bir biçimde bilgi zenginliğine sahip bir dünyada gizemin hayati bir rolü olduğunu düşünüyorum; anlamı aramaktan ne kadar ettiğimizi soruyorum; hepimizin ister istemez ölümden korttuğu ve ölümsüzlüğün soğuk diyarını arzuladığımız varsayımını sorguluyorum; ve çarpıcı sonsuzluk kavramı ile insanı küçük hissettiren ama aynı zamanda coşturan sonsuz zaman ve mekan perspektifini ortaya döküyorum. Ve en nihayet, burada işin içindeki "biz"i keşfe çıkarak eğlenceli bir şekilde "kutsanmış" ve "ölümsüz" gibi niteliklerden arınmış bir ruh anlayışını sorguluyorum.