1800 lü yılların sonunda, henüz onyedi yaşında iken Mısır'a arkeolojik buluntuları resimlemek üzere giden bir ressamın hikayesi. Genç ressam zaman içinde çok başarılı bir arkeolog olur ve tüm yaşamını Tutankamon'un mezarını bulmaya adar. Kitabın dili ve konusu güzel olmakla birlikte kitabı pek sevemedim. Sebebine gelince; Kitapta İngiltere dünyanın hakimi, her sorunu çözen, adeta dünya ülkelerinin velinimeti gibi resmedilmiş. Dünyanın başına emperyalizm belasını saran ülke değil de, Allahın insanlara lütfu bir millet gibi tanıtılmış. Açıkçası bu İngiliz megolomanlığından rahatsız oldum.