Kitap alırken yayınevi seçtiğim doğru; özellikle çeviri ya da uzun yıllar önce yazılmış dili ağır, anlamakta güçlük çektiğim kitapların günümüz Türkçesiyle yazılmışlarını alırken. Ve ne yazık ki güvenilir bir yayınevi bugüne kadar Türk klasiklerini günümüz Türkçesiyle yayımlamadığından -ki bu benim fikrim- çoğu klasiği okuyamamıştım. Nihayet İş Bankası Kültür yayınları bunu fark etmiş Türk klasiklerini basmaya başlamış.Ben de sonunda Türk klasiklerini okumaya başladım. Okuduğum klasiklerden biri Efsuncu Baba oldu. Simyaya meraklı bir babanın oğlu olan Ebulfazl Enverî büyüyle, tılsımla ,efsunla, simyayla uğraşarak evrenin sırrını çözmeye, defineler bulmaya çalışır. Enverî babasının aksine saf ve budaladır. Dünyasını bilim yerine batıl inançlarla ve hurafelerle yönlendirir. Ve bir gün eline İstanbul'un tüm definelerinin şifreli bir şekilde bildirildiği bir kitap geçer ve bu definelerden birine ulaşmak ister ancak bunun için tılsımı kaldırması gerekir. Enverî bu tılsımı kaldırmak için gerekli her şeyi yapmaya çalışır ama bakalım neler yapmıştır. Bu arada kitapta beni en çok etkileyen "Her insanı, hatta her toplumu hoşlandığı yemle avlarlar" cümlesi oldu. Sadece bu cümle bile kitap hakkında fikir edinmenize yardımcı olacaktır.