Gönderi

Çok tekrarlanan bir söz de 'memleketimizin yüzde doksan dokuzu müslüman' sözüdür. Mezheb, akide, ibadet biçimleri itibariyle renklilik ve bölümlenme müslümanlar için de söz konusudur. Yani Türkiye aslında sayılmayacak kadar çok dini cemaat ülkesidir. Bu dinler buna rağmen aynı akideye, hazreti ibrahim'in öğretisine, tek tanrıya, aynı inanç sistemine dayanır. yani budizm konfüçyanizm vs. gibi aynı dini kültürel çevreler söz konusu değildir. Ama sayılamayacak kadar bölümlenmiş üç büyük dinin parçalarının çoğuna Türkiye'de rastlanır. Bu kadar çeşitlilik nerede olabilir? Amerika'da olur ama orası göçmen ülkesidir burası ise dinlerin otokron toprağıdır. Tüm bunlara rağmen Türkiye'de insanlar dinleri tanımazlar ve merak etmezler. Örneğin İstanbul'da doğar, yaşar ve ölürler ama bir kilisenin içine girip de burada pazar ayini nasıl yapılıyor, bunların inancı nedir, duaları nedir, bayram günleri nelerdir, burada pazar ayini nasıl yapılıyor, inançları nasıl açıklanır merak etmezler. Kısacası kapalı kompartımanlar halinde yaşayan bir toplumduk ve halen öyle bir toplumuz. sokaktaki insandan vazgeçtik okumuş-yazmışların da bu konudaki bilgisizlik ve ilgisizlikleri bürokrasiye yansımaktadır. Din kültürüne karşı ilgi ve bilgilenme olayı bizim toplumumuz üyelerine gerçekten uzaktır. Dinle ilgili laik bir tutum, merak eden ve hoşgörü ciddi bilgiyle temellendirilmiş değildir. Dinin sözü buna rağmen çok ediliyor, eksik bilgilerle tarih yorumlanıyor.
·
31 görüntüleme
Mur@t okurunun profil resmi
Bütün Dinler insanların Biryerde toplanıp Birbirlerini Dinlemek için yazılmış sanki
pınar okurunun profil resmi
Açıkçası dinler tarihiyle alakalı olan yada uzman olan kim varsa ortak tüm dinlerin özünde mesaj barındırdığını söylüyor. Nurettin Topçu da modern insanın geleneği ve dini reddetmesinin sonucu olarak anlam arayışının bir sonu olmadığını söylüyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.