Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

 "Melek, cin, şeytan gibi varlıkları göremiyoruz. Görülmeyen şey yoktur" sözü, çok basit, çok yanlış, ilme [bilime] de aykırı olan ilkel bir sözdür. Bir şeyin yokluğunu ispat etmedikçe, o şeye yok demek bilimsel değildir. Bir evin arkasında üç kişi var dense, biz görmediğimiz için hemen yok dememiz ilmî [bilimsel] olmaz. Ateistlerin, en azından, "Göremediğimiz için yok da, var da diyemeyiz" demeleri gerekirdi. Bir kalemde, "Görülmeyen şey yoktur" demek, art niyetin, ateistliğin ürünüdür. İkinci bir husus, göz tek başına her zaman bir ölçü olabilir mi? Göz neleri görür, neleri göremez? Görünüşe aldanmamalı. Akıl, çok zaman gözün yanlışını çıkarır. Gözle pencereden Güneş’e bakınca, Güneş, bir tepsi kadar görülür. Fakat akıl, Güneş’in Dünya’dan büyük olduğunu söylüyor. Gözümüzün aldandığı açıktır. Meleğe, şeytana, cine, nazara inanmayan, elbette, "Ben gözümüzün gördüğüne inanırım. Güneş, top kadar küçüktür" diyemez. Diyemediğine göre, göz her zaman ölçü olamaz. Görmediği şeye yok diyemez. Mıknatısın manyetik gücünü gözümüzle göremiyoruz. Fakat demiri çekmesinden mıknatısta bir güç olduğunu anlıyoruz. Kumanda âletiyle, TV'yi veya arabayı açıp kapatıyoruz. Kumanda âletinde gözümüzle görmediğimiz bir güç, bu işleri yapıyor. O hâlde, hisse değil, akla değer vermek lazımdır. Alıntı İnandık doğru söyledi...
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.