Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

159 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Adnan Cemgil’e 1991 yılında yaptığı bu güzel çalışma için teşekkür ederek başlamak kitap yorumundan daha ötedir benim için. Nedeni biraz garip bir şekilde olabilir mi? Öyle olacağını zannederim. Adnan Cemgil orijinal metin yerine Fransızca bir çeviri ve derleme sonrası bunu kaleme almakla kanımca daha iyi yapmıştır ve bunu yapan çevirmenler benim için çok ötedir. Bazen yazarlar dönemin kişilerini eklerken kim olduklarını belirtmek istemezler. O milletten başka birisi çıkarak bu metinlerin altına açıklamasını ekler, yazıldığı tarihi ekler, konu edilen kişilerin kim olduğuna değinir ve başka dile çeviren bir çevirmen de bunları kitabına koyarak bizi meraklanmaktan kurtarır. Kafaya takma bahtsızlığını engeller. İşte Adnan Cemgil tam olarak bunu yapıyor çünkü bazen neyin ne olduğunu şaşırmamız çok mümkün. Haydi bunu detaylandırayım. Aristo ve Eflatun’u eksik etmediklerini o dönem zenginleri için kullanırken; bunun Aristo ve Eflatun resimleri oyulmuş yüzükler olduğunu kaçımız anlayabiliriz? Bunun için böyle açıklamalar yapmak çok önemlidir kitaplarda. Ellerinde, diye detay bile verse -ki bu bile yetersizdir bakınız- acaba direkt yüzük diyebilir misiniz yoksa aklınıza kitap da gelmez mi? İşte bu sebeple çevirmenlerin orijinal metin yanında derleme ve düzenlemesi yapılmış metinden çeviri yapmaları daha mühim ve daha etkileyicidir. Kitabın gidişatını etkiler. Kitabın ana karakterlerinin Ben ve O olarak isimlendirildiği bu büyük konuşmada Diderot öldükten sonra bu yapıtın şans eseri ele geçtiği ve Schiller elinden Goethe ile yayımlandığını biliyoruz. 1762 yılında yazılıp 1805’de diye de eklemek gerek. Tabi kitapta her düşünceden ziyade bir ‘Kapak’ niteliği ön plana fazlasıyla çıkıyor. Asıl bundan bahsetmek gerek. Charles Palissot 1760 yılında yani 30 yaşında en verimli eserlerinden birini yazar. Filozoflar adlı komedi oyununu. Kendisi de bir oyun yazarıdır zaten. Bu oyunda Diderot ve arkadaşlarını gülünç hallere sokar. Tabi Diderot bunun altında kalır mı? Sizce? O da buna karşın şimdikiler gibi 2 satırlık gazete yazısı yerine kalkar kocaman bir kitap yazar ve Palissot’u yerden yere vurur. Gök’e kaldırır oradan tekrar yere çarpar. Sonra ne olduysa -kıyamaz- yayımlamaz bu eserini. Ta ki Almanya’da Schiller bir kitapçıda eski el yazması metni ele geçirip de gerisini getirene dek kalır o eser. Ülkemizde de yaklaşık 200 yıl sonra ‘Aydınlanma Çalışmaları’ neticesinde “-Böyle de bir kitap vardır.” Denilerek 1991, 2006 ve 2008 yıllarında yayımlanır. Bize de tebrik etmek düşer. Böylelikle güzel bir güne güzel bir kitapla başlamış olduk. Şimdiden keyifli okumalar ve mutlu bir gün diliyorum..
Rameau'nun Yeğeni
Rameau'nun YeğeniDenis Diderot · Engin Yayıncılık · 2006231 okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.