Kitap da, cümleler de oldukça etkileyici; niye bilmiyorum şu cümleye takıldım: küçük bir kız üzülür, üzüldüğü anlaşılmaz...
Tekrar tekrar okuduğum Ahlar Ağacı'ndaki şu dizeleri getirdi aklıma:
Kaybolmak istemiştim bir zamanlar
Beni kimse bulamazdı
Tanrının arkasına saklansam
O kocamandı, en kocamandı o.
Küçük bir kız çocuğunun hayalleri kadar.
En kocaman Tanrı kadar kocaman hayalleri olan küçük bir kız çocuğu üzülürse ve bir de kimseler anlamazsa onu, neler olur diye düşündüm.
Kusursuz bir deli olan Didem Madak da ah'larla inlediğine göre, üzülmüş ve anlaşılamamış deli kadınlardan. Kim bilir daha sessiz nicesi var.
Hadi okuyup daha da delirelim ;)