Daha yarsına geldiğim bir kitap.Kitabın tek kötü özelliği 842 sayfa olmasından dolayı ağırlığı fazla olduğundan sabit bir yere koymadan okuyamamak :) insan kitabı okurken bir yandan bilek ve kol kası yapıyor. Az bilinen ve az okunan bir kitap. Bunun tek sebebini kitabın sayfa sayısına bağlıyorum. Ön yargıyla yaklaştığım kitap kapağını çevirdikten sonraki ilk sayfada beni kendine bağladı ve kitabı okudukça bütün önyargılarımı paramparça etti.
"Aşk, kader ve yaptığımız seçimler hakkında bikdiklerimi öğrenmem çok uzun sürdü.Dünyanın pek çok yerini dolaşmam gerektii ama hepsinin özünü bir anda, bir duvara zincirlenmiş halde işkence görürken kavradım."
Oto biyografi olması ve anlatılanları yazarın bizzat yaşaması başlama sebebimdi.
Kitabı yazan zatı muhterem abimiz avusturalyada doğuyor.Bir dizi silahlı soygun suçundan 19 yıl hüküm giyiyor ve yüksek güvenirlikli hapisahaneden kaçıp bombay'e geliyor.Burda gecekondu sakinleri için ücretsiz klinik işlten abimiz ayrıca Bombay'i mafyası için kalpazanlıkta yapıyor.Tekrar yakalanınca cezasını çekip mütüşş bir yazar oluyor.
842 sayfa gözünüzü korkutmasın.Lise öğrencisi olduğum halde derse girmeyip bahçede bir kenara çömelmiş zamanın nasıl geçtiğini anlayamadan 100 sayfasını okudum.