Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

AYDINLANMANIN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGEL Bir dilenci otuz yıldır bir yol kenarında oturmaktadır. Bir gün onun önünden bir yabancı geçer. Dilenci, eski şapkasını mekanik bir biçimde ona da uzatarak 'Allah rızası için bir sadaka' der. 'Benim sana verecek hiçbir şeyim yok' der yabancı. Sonra 'sen neyin üzerinde oturuyorsun' diye sorar. 'Hiçbir sey' diye yanıtlar dilenci. 'Sadece eski bir sandık. Kendimi bildim bileli onun üzerinde oturuyorum'. 'Onun içine hiç bakmadın mı' diye sorar yabancı. 'Hayır' der dilenci. 'Niye bakayım ki onun içinde hiçbir şey yok'. 'Sen yine de bir bak' diye ısrar eder yabancı. Dilenci yerinden kalkar ve biraz uğraştıktan sonra sandığın kapağını açmayı başarır. Ve o şaşkınlık ve sevinç içinde sandığın altınla dolu olduğunu görür. Ben size verecek bir şeyi olmayan ve size içinize bakmanızı söyleyen söyleyeni yabancıyım. Bu meselde olduğu gibi herhangi bir sandığın içine değil çok daha yakın bir yere kendi içinize bakmanızı söyleyen biri...
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.