yokluğun sığmıyor gurbete
...
hani
el etmeye vakit kalmaz arkanı döner
ayağının çivi gibi yere çakılası gelir
kehribar bir ayrılığa dönerdi ya günümüz
hani parmağının ucunda
mürekkepsiz mühür gibi kalırdı ya dudakların
zoraki gülüşler takas ederdik ya hani
şimdi o haldeyim
aklımı koparır gibi gidiyorsun
yine yağmur gecelerinde bırakacak gibi..
yoksun.