Şu kıssayı anımsadım ;
Bir gün Hz.Ömer mübârek rüyasında mahşer gününe şahitlik eder ve görür ki; bütün insanlık, Ayet-i Kerime'de "Çocukları ak saçlı ihtiyarlara çevirecek olan o gün" diye ifade buyurulan, hesap gününde beklemekteler, çok farklı insan gruplarıyla karşılaşır, gördükleri karşısında perişan olur ve biraz ilerde yüzleri aydınlık mübarek zatları görür, koşar ve onlara Resulullah Efendimiz'i sorar,derler ki o şimdi Cehennem'in kapısında.Hz.Ömer yanına gitmek ister ve vardığında görür ki, Resulullah (s.a.s) Efendimiz, dizlerinin üzerinde, ağlıyor,Allah'a yalvarıyor ve şöyle diyor;
"Allah'ım, ümmetimden bir kişinin dâhi bu kapıdan girmesi beni çok üzer, ne olur mağfiret et, merhamet et."
Hz.Ömer o kadar üzülür ki, Resulullah (s.a.s)'in ağlamasına, hıçkırarak uyanır ve odasında bir ses yankılanır.
"Ya Ömer, bir insanı kasten öldüren ümmetin dışında, bütün ümmeti affettik."
Hç unutamadığım, her hatırladığımda içimi hüzün ve ümitle dolduran bu kıssa vesilesiyle O'nun duasına yürek verelim.
“Allah’ım! Bana hakkı hak olarak göster ve ona uymayı nasip et. Bâtılı da bâtıl olarak göster ve ondan sakınmayı nasip et. Senin hidayetinden mahrum kalıp bunları birbirine karıştırmaktan ve bu konularda nefis ve hevesime uymaktan beni koru. Nefis ve hevesimi kendine itâat ettir. Beni imtihan etmeksizin razı olduğun şeyi benden al. İhtilâf edilen konularda hak olana izninle beni hidayet et. Hiç şüphesiz sen, dilediğini doğru yola hidayet edersin.” (Müslim)
Selam olsun Sana Ey Nam-i Celili Muhammed bi adedi ilmike ve bi adeti malumatike...