İlikerine kadar yorulduğu bir günün akşamında, şair geldi, anahtarını çıkardı, kilidi çevirdi ve içeriye girerken aklına ne idüğü belirsiz ama haklılık payı olduğunu düşündüğü şu soru geldi:
"Şiirlerde neden hiç burun yoktur? Saçlar vardır, yanaklar vardır, dudaklar vardır, gözler vardır ama burun yoktur. Herhangi bir cinsel haz vaadi olmadığı için mi yoktur burun şiirlerde?"