'nasıl ve nerede'
bu kuyuya düştüğümüzün pek bir önemi yok!
yok olacağımızı bildiğimiz halde;
sudan çıkmış balık gibi çırpınıyoruz işte..
ve hep biraz çocuk kalarak,
ve bir o kadar eskiterek yüzlerimizi!
yoksa dikilip aynanın karşısına
kafa tutabilir mi insan kendine?
teneke bağlayıp Tanrının kuyruğuna,
karşısına oturup kıs kıs gülerek
izler mi, belkide 1 saat sonra
yalvaracağı Tanrısını?
'nasıl ve nerede' başka bir kuyuya düşeceğimiz
ufak bir detay sadece..
kimimizin nefret damlıyor gözlerinden
kimimizin umut..
hep biraz korkmuş,
bir o kadar gözü kara
yoksa kim cesaret eder
böyle, saçma sapan
satırlar karalamaya...
Duygu Kr