Kitapla ilgili haddim olmayarak birkaç satır kalem oynatmadan önce yazarımızın Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olduğunu, Psikiyatrinin bir çok alanında yapılan bilimsel çalışmalarda yer almasına rağmen daha çok psikiyatrinin sosyal bilimlerle ve felsefe ile kesişim noktalarıyla ilgilendiğini belirtmek isterim. Kitabımızın temel tezi, Göçebeliğin Türk grup davranışının bugün de en önemli unsurları arasında bulunduğu; göçebe ruh halinin Türklerin psikolojilerinde belirleyici etkisini hâlâ sürdürdüğüdür.(S.21) Türklerin asırlar boyu sürmüş olan göçebe yaşam tarzından kaynaklanan psikolojik özelliklerinin tüm İslamlaşma ve modernleşme gayretlerine rağmen, büyük ölçüde aynı kaldığı, değişimin çok az ya da sadece görünüşte gerçekleştiği ifade edilmiş, grup davranışımızda, zihniyet ve psikolojimizin işleyişinde eski göçebelik yaşantılarımızın belirleyici bir etkisi olduğu(S.93) ayrıntılı olarak anlatılmış. Uzun zaman önce yerleşik hata geçmemize rağmen göçebeliğin etkisinin evimizde, konuşmamızda, piknik alışkanlığımızda, düğünümüzde, oturup kalkmamızda, trafikteki hareketlerimizde, bizim gün içinde farkına bile varmadığımız daha nice davranışımızda nasıl sürdüğü örnekleriyle anlatılmış. Ömrümün 20 yılını aralıklarlada olsa çobanlık yaparak, keçi güderek, kara çadırda, çardakta, çatmada yatıp kalkarak, kısaca bu hayatı iliklerine kadar yaşayarak, hissederek geçirmiş biri olarak kitapta kendimle ilgili çok şey buldum. Özellikle 75. sayfada bahsi geçen "Boynu İncelü" yörükleri "ki o ben oluyorum" kitaba muhabbetimi daha da arttırdı. Kitapla ilgili bahsi, "Bedenimiz yerleşik hayata geçmiş olabilir ama ruhumuz asla !" diyerek özetleyip bitirmek istiyorum. Mutlu okumalar. 24.11.2018 17:56 Erciş

Türk'ün Göçebe RuhuErol Göka · Timaş Yayınları · 201031 okunma

··

21 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.