Osmanlı'da kasaplar sürekli kesme ve parçalama ile uğraştıkları için devlet belirli aralıklarla onların bahçıvanlıkla meşgul olmasını sağlarmış. Ben de bu aralar polisiyeyi fazla kaçırdığım için ruh dinlendirici bir şeyler okumak istedim :) Hedefi 12'den vurdum sanırım.
Ali Ural'ın şiirsel dilini çok beğendim. Her mektubunda söyleyecek yeni bir şeyler bulmuş. Sanki yuvarlak bir masada oturuyormuşsunuz ve Goethe'den Voltaire'a İmam Şafii'den Paulo Coelho'ya herkesle sohbet ediyormuş gibi hissediyorsunuz. Sıcak ve samimi mektuplar var. Herkese tavsiye ediyorum.