Gönderi

O kadar eksilip arttık ki biz soğuk bir Üsküdar akşamında Yüzündeki korkutucu mavinin ortasından niye çocuklar doğuramadım ben Yırtık sayfalarımızdan topallayan hikayeleri niye ıskaladım ben Nerededir nereye saklanmıştır şimdi cenk meydanında yaralanan yetim yüreğim Söyle bilemedim mi yaşamayı ve yaşatmayı Bu nasıl vedaydı ki Boynumdan eşkıyalar indi bütün şehre Siper ettim avcundan yarattığım yıldızlı dünyayı Ürkek bir kadın baktı bana son kez baktı al yanaklı yaramaz çocuklar geçti yanımızdan sükunetle düştü yaprak tekliğimize inat gemiler sırtını döndü rıhtıma uğuldayan rüzgar emanet çekler bıraktı mutsuzluğumuza şimdi nereye gidiyorsun en sevgili misafirim koca dünyanın boşluğuyla sustum saçlarından uzandığım dudaklarında kaç uğursuz kediyi ortak ettik günahımıza söyle kaç hayatı kaç geceyi kaç yokluğu uğurladık dokunmadan yitirdiğimiz ellerimizin arasından söylesene nereye gidiyorsun hangi ihtimaller bırakıyorsun tatsız kaidelerin boşluğunda Unutmamıştım iri,zeytin gözlerini Unutmamıştım titreyen dudaklarını Söyle nereye gidiyorsun? F.Güreci
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.