Gönderi

Bu deneyim, geleneksel erkekle kadın arasındaki merkezi bir farkı yansıtıyordu: genel olarak kadınlar, acılarını, duygularını, çatışmalarını ve sorunlarını hissedip bu konularda konuşabilme yetisine sahiptir; buna karşılık erkekler, geleneksel erkeksi şartlandırmanın sonucu olan yoğun dışsallaştırma nedeniyle, kendilerine yakın değildir. Aslında bu şartlanma, değişmeye yönelik bir direnme ve bu konuda derin bir inançsızlık ve umutsuzluk yaratmaktadır. Erkeklerin çoğu için, olduklarından daha farklı olmaları konusunda güvenilir ya da canlı bir seçenek yoktur. Erkeklik zırhı öylesine savunmacı ve güçlüdür ki, kendi öz-yıkıcı davranış biçimlerini sürdürmek, hatta ölüm bile, kendilerine ilişkin düşünce sistemine meydan okumaktan daha çok benimsenebilir seçenekler olarak kalmaktadır.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.