Gönderi

Otlakçı
... "Ama Mahmut Efendi" dedim, "bu kadar da olmaz. İçiyorsun, neyse iç. Ama hiç olmazsa tozunu da katık et!" O, alışmış aldırmıyor. Yan gözle bana baktı: "Bir cigara sardım diye mi söylüyorsun?" dedi. "Hangi bir cigara birader" dedim, " bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor." Kayıtsızca; "Senin tütünün de içimli bir şey değil ya!" dedi, " bunu nasıl içiyorsun? Kaçak içsen ondan daha iyi!" Kızdım. " A birader" dedim, "iyiye kötüye baktığımız yok, sen benden çok içiyorsun. Fena ise niçin içiyorsun?" " Ne yapayım" dedi, "daha iyisi olsa onu içerim." "Neden yok" dedim, "tütüncü dükkanları dolu!" Yüzüme dik dik baktı: "Ben" dedi, "bu zıkkıma para vermem. Mundar şey... Mekruh. Kalkıp üste de para vereceğim! İşim yoktu da..." "Çok iyi buyuruyorsun" dedim, "ama biz para veriyoruz!" "Bende onu söylüyorum ya" dedi, "para verdin verecek, bari iyisine ver. Bunun böylesini içecek olduktan sonra hiç içmesen daha iyi!"...
Sayfa 62 - Bilgi
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.