Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 1 hours
BU KİTABI HERKES OKUMALI, HADİ HERKES ALSIN! DÜNYA ÇOK GÜZEL İYİLİKLER YAPALIM... İnceleme Videosu: youtube.com/watch?v=zk0b6cp... Kitabı elime almamın ardından 2 şey düşündüm. Bu kitabı az sonra okuyacağım ve okuduktan sonra ne yapmalıyım? 1. tercihim herkesin yaptığı gibi kitabı bolca överek, herkes alsın okusun destek
Kanadı Kırık Melek’in Kanadına Takılanlar
Kanadı Kırık Melek’in Kanadına TakılanlarRukiye Türeyen · Egemen Yayınları · 20181,037 okunma
··
38 views
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Öncelikle incelemenin hepsini okuduğumu belirterek başlıyorum Ömer ve rica ederim. Sanırım ki, kitabı bolca övenlerden biri de benim. Fakat gerek buradaki incelememde yayınevinin tutumunu, gerekse de videomda Rukiye Hanım'ın askerlik ile ilgili görüşlerini hafif bir şekilde eleştirmiştim. "Hafif" kelimesinin altını çizerim. "İsim vermeden bir örnek vermem gerekirse, kanser olan bir kadın var ve onu takip eden kesim tamamıyla güzel olduğu için takip ediyor. Çirkin bir kadına kimse yardım etmez." Ben bu kısmı hiç anlayamadım, kusura bakma ama. Rukiye Hanım'ın güzel ya da çirkin oluşuyla hiç ilgilenmemiştim oysa ki. Dostoyevski kısmına koca bir "oha" dedim. Aslında evet, Dostoyevski'nin yanında hiçbir şeydir bu kitap. Çünkü Dostoyevski bile bütün parmaklarını kullanabiliyordu, değil mi? Mesela ben şu an bu yorumu yazarken ne güzel bütün parmaklarımı kullanabiliyorum, değil mi? Yok Ömer ya, ben böyle düşünemiyorum, düşünmeyi de istemiyorum. Başaramadım yani böyle düşünmeyi, biraz deneyeyim dedim, olmadı be dostum. Yapamadım. Engelli ve yatağa bağlı olan, kendisinin de kitabında bahsettiği hayal bahçesinden hayatı boyunca uzak kalmış bir insanın nasıl profesyonelce bir eser çıkartmasını bekleyebiliriz? Biz, yatağımızdan harika ayaklarımızla kalkıp ufkumuzu açmak için istediğimiz parka, istediğimiz ülkeye, istediğimiz göl kıyısına gidebiliriz, değil mi? Doğru, Dostoyevski'nin yanında hiçbir şeydir bu kitap. Çünkü o St. Petersburg sokaklarını gayet sağlıklı ayaklarını da kullanarak gezebiliyordu, değil mi? Kitaba ve yazara bu kadar şey söyleyip üstüne 10 puan vermeni ise hiç ama hiç mantıklı bulmadım. Doğru, Dostoyevski'nin yanında hiçbir şeydir bu kitap. Çünkü bu kitaba 10 puan, Dostoyevski - Yeraltından Notlar kitabına ise 10 üzerinden 9 puan vermişsin. Bu kadar eleştiriye yakışacak bir puan aslında 10 üzerinden 3 ya da 4 olması gerekirken, sanırım ki daha çok tepki çekmemek açısından 10 puan kıstasını sadece "örnek alınma" olarak belirlemişsin. Dostum, seni severim. Ama bu sefer seni hiç anlamadım, kusura bakma. Yine de Voltaire'e ait olup olmadığı belli olmayan bir söz vardır : "Fikirlerinize katılmıyorum ama onları söyleme hakkınızı hayatım pahasına savunurum." Sevgi seninle olsun.
1 previous answer
Ömer Gezen okurunun profil resmi
Yorumunu yeni gördüm kusura bakma. Dostoyevski ile kıyaslama yapma nedenim kitabı edebi açıdan övmek isteyenler içindi. Bana göre yalan söylemiş olurlardı çünkü... 3-4 puan verebilirdim evet ama 10 puan verdiğim kitapları herkesin okumasını istediğim kitaplar diye veriyorum. Bu kitabın da okunması gerektiğini düşündüğüm için (herhangi bi' yardım olsun diye değil, örnek alınması için) 10 puan verdim. Teşekkür ederim :)
Neslihan T. okurunun profil resmi
Siz gerçekten bir okursanız eğer bu kitap ve yeni bir yazar için kalkıp şu cümleyi; “Dostoyevski'nin yanında hiçbir şey bu kitap,” yazamazsınız. (Ayrıca yazar-yazar kıyaslaması yapıyorsanız, Dostoyevski ile başlayıp sonuna kitap koyarak kıyaslamak, Dostoyevski adında bir kitaptan bahsetmiş şeklinde aşırı komik anlaşılıyor.) Kimseye kitap eleştirilmesin denmedi ya da kitap eleştirilince “linçleyeceğiz yehuu!!” denmedi... Fakat özgürlükse özgürlük, eleştiriyse eleştiri... hepsinin bir sınırı olduğunu düşünüyorum. Açıkcası bu kitabı eleştirmeye başlarken kalkıp başına Dostoyevski örneği verdiğiniz için benden tam bir sıfır aldınız. Geri kalan hiçbir düşüncesinizi de umursamadım. Bayılıyorsunuz böyle en bilinen kişilere ölümüne bağlı olmaya. Yok bu bir Dosyoyevski olamaz yok bu bir Tolstoy olamaz falan da filan... Ya olamaz zaten! Olsaydı onlar olmazdı da olan olurdu. Şu kitap okurlarının şöyle mantıksız yorumlarını gördükçe kitap okumaktan soğuyorum. Arkadaşım kültürlü gözükmeye çalışacağım diye kalkıp illa biriyle birini kıyaslamana gerek yok. Kitabı ben de okudum. İnceleme yazmadım. Ama amatörce yazıldığı, ee 10 km öteden belli. Zaten bu dediklerinde hiç problem yok. Yazan kişinin de ben bir yazarım, ben bir Dostoyevski olacağım kaygısı da yok. Ama en azından dilenmek yerine, tek parmağıyla ortaya eser koymuş bir insan var. Sen kalkıp oraya çöp -dolaylı anlatmaya çalışmışsın olsan bile- yazmışsın. Sen 10 parmağınla ne yaptın? Ne fayda sağladın? Seni şu an linçlemiyorum. Asla böyle bir amacım yok. Zaten oraya beni linçleyecekler yazarak bir çeşit politika yapmışsın, ee onu da anladım. “Özellikle dikkat ederek okudum ve amatörce yazılmasının yanında yazım hataları ise yok.” Acaba redaktör kontrol ettiği için olabilir mi? Bu yazıda rahatsız olduğum tek konu Dostoyevski ve çöp noktasıdır. Geri kalan söylemlerine, eleştirilerine asla lafım yoktur. Eleştiri eleştiridir. Ama sırf ben herkesten farklı olacağım, ben şöyleyim, ben böyleyim diyerek de yersiz olmanın hiçbir anlamı yoktur.
Ömer Gezen okurunun profil resmi
Incelememi tümüyle okuyup anlayamadığınızı düşünüyorum,o yüzden cevaplamaya çalışmayacağım. Saygılarla...
1 next answer
ışılca okurunun profil resmi
Bugün kadınlar günü hediyesi olarak gittiğim spor salonunda verildi
Ömer Gezen okurunun profil resmi
Aa çok güzel bir hediye olmuş :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.