İki küçük çocuk bahçede kimsenin anlamayacağı, sadece aralarında konuşabilecekleri özel bir dili keşfetme oyunu oynuyorlardı keyifle.
-Brif,braf dedi birincisi.
-Braf, brof diye yanıtladı diğeri ve gülmekten kırıldılar.
Birinci katın balkonunda, gazete okuyan halim selim yaşlı bir bey vardı ve tam karşıda yuzunu pencereye dayamış, biraz huysuz görünüşlü yaşlı bir kadın.
-Ne budala şeyler şu çocuklar, dedi kadın.
Yaşlı adam aynı fikirde değildi:
-Ben hiç öyle düşünmüyorum.
-Bana konuştuklarını anladığınızı söylemeyeceksiniz herhâlde.
-Bilakis hepsini anladım. Çocuğun biri"Ne güzel bir gün. "dedi. Diğeri "Yarın daha güzel olacak. "diye cevap verdi.
Kadın burnunu kıvırdı, ama karşılık vermedi çünkü tam o anda çocuklar tekrar oyunlarına başlamışlardı.
-Maraski, barabaski, pippirimoski, dedi biri.
-Bruf,diye yanıtladı oteki ve katılırcasına güldüler yeniden.
-Şimdi de anladınız mı yoksa ne konuştukları, dedi kadın öfkeyle.
-Evet tabii ki anladım, diye yanıt verdi adam gülümseyerek. Birincisi "İyi ki hayattayız. ",ikincisi de "Hayat bir harika. "dedi.
-Gerçekten de harika mı,diye sordu kadın ısrarla.
-Brif, bruf, braf oldu adamın yanıtı.