Gönderi

88 syf.
8/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Tomris Uyar'ı neden okumak istemeyiz?.
—————————————————————————— İL HALK KÜTÜPHANESİNDEN DİZİSİ - 6 —————————————————————————— Türk Edebiyatı'nın (aslında Dünya Edebiyatı'nın) en bahtsız türü, hiç şüphe yok ki "Öykü"dür. Okurların ezici çoğunluğu öykü kitapları okumak istemezler. Bunun en başlıca nedeni, insanların bir romanda belli karakterler ile bir süreklilik yaşarken, öyküde birkaç sayfa sonra kahraman, olay ve mekan değişiyor. Çünkü tembeliz.. Belki de bir şeylerin değişmesinden korktuğumuz için de bu böyledir. Bilemiyorum.. Öyküler, hepimizin de bildiği gibi, "Durum Öyküsü" ve "Olay Öyküsü" olarak kendi içinde ikiye ayrılır. Öykünün roman karşısındaki hali neyse, durum öyküsü de olay öyküsüne karşı böyledir. Yani olay öyküsü, durum öyküsünden daha çok beğeni alıyor okur tarafından.. ama iş yazmaya gelince her şey alt üst oluyor. Bu sefer yazar, durum öyküsünü olay öyküsüne tercih ediyor duruma geliyor.. sanırım yine rahatlık ve tembellik devreye giriyor burada da.. çünkü olay öyküsünde bir giriş gelişme ve sonuç yaratmanız gerekirken durum öyküsünde hikayeye istediğiniz yerden giriyor, istediğinizi anlatıyor ve küt diye istediğiniz yerde bitiriveriyorsunuz.. Bu kadar basit.. Bir de anlatı mevzusu var ki, daha önceki incelemelerde bu konuya değinmiştim.. Kısaca bir tekrar edecek olursak, "Geleneksel -veya Klasik- Anlatı" ve "Modern Anlatı" olarak anlatı da ikiye ayrılır. Klasik anlatıda, olay öyküsünde olduğu gibi, her olayın giriş gelişme ve sonucu olur. Oysa Modern anlatıda, kahraman, zaman, mekan ve olayın içinde yer alan her şey yazara bağlıdır. Hangisini hangi sırayla veya nasıl vermek isterse öyle verir.. Şimdi diyeceksiniz bu neydi ve neden bunları okuyoruz?.
•••MERVE•••
•••MERVE•••
`nin Tomris Uyar hakkında söylediği ve benim çok beğendiğim bir sözü vardı: "Şu konuda anlaşalım önce, Tomris Uyar herkese hitap etmez. Onun öykülerini herkes okumak istemez ve bence yazar da herkes okusun diye yazmadı hiçbir öyküsünü." der. (Kaynak; #35427076 ) Bu sözü ilk okuduğumda düşünmeye başladım. Hakikaten de böyleydi durum. Ama neden?. Yani kimse neden okumak istemiyor ki?. Bunları düşünürken yukarıda verdiğim bilgiler canlandı beynimde.. »»» Bir insan neden Tomris Uyar okumak istemez?. ««« » Okumak istemez, çünkü o bir kadındır. (Her ne kadar azalmış olsa da hâlâ bizde kadın yazar ve şairler başarılı değildir mantığı yaşıyor.) » Okumak istemez, çünkü o bir hikaye/öykü yazarıdır. » Okumak istemez, çünkü o bir durum öykücüsüdür. Olay öykücüsü değil.. » Okumak istemez, çünkü o modern anlatı ile yazar. Klasik anlatı ile değil.. Tomris'in bünyesinde, okurların beynini yoran, onları düşünmeye ve aktif bir beyin hareketine iten tüm özellikler bir arada toplanmıştır. Farklı ve aykırıdır. Belki de bu yüzden günlüklerinin yer aldığı eserinin altbaşlığına "Bir Uyumsuzun Notları" demişlerdir.. çünkü her yönüyle uyumsuzdur o ve toplum uyumsuzları benimsemez!. Belki de bu yüzden kimse okumak istemiyordur.. Kim bilir?. Okuyun!. Tomris Uyar`ı okuyun!.
Yaza Yolculuk
Yaza YolculukTomris Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20181,072 okunma
··
77 görüntüleme
İbrahim okurunun profil resmi
"çünkü olay öyküsünde bir giriş gelişme ve sonuç yaratmanız gerekirken durum öyküsünde hikayeye istediğiniz yerden giriyor, istediğinizi anlatıyor ve küt diye istediğiniz yerde bitiriveriyorsunuz.. Bu kadar basit.." gerçekten bu kadar basit midir? Öykücü istediği yerden öyküyü girip istediği yerde öyküyü kesebilir mi, olay öyküsü çaba gerektirirken durum öyküsü böyle bir şey gerektirmez mi? Bunların hepsi bir tartışma konusu. Bana göre cevapların çoğunu da yazınızı ilerleyen bölümlerinde vermişsiniz zaten. Bence öykü durum öyküsüdür. Dışarıdan görüldüğü gibi de değildir hiçbir şey. Öykü zeka ve çaba işidir. Dolaylı düşünmeyi gerektirir, emek ister. Daha bir sürü boyutuna var. Ben asıl romanın ve uzun öykülerin tembellik olduğunu düşünüyorum. Bazı postmodern yazarların eserleri hariç her şey hazır önüne sunulmuş durum da, okura sadece okumak kalıyor. Güzel yazı olmuş. Ellerinize sağlık. Sevgilerimle.
4 önceki yanıtı göster
Mehmet Admış okurunun profil resmi
Bu basitlik, sadece dışarıdan bakan göz içindir.. okurlar olaya bu şekilde bakmaktalar.. ki benim de demek istediğim aynen sizin dediğiniz şeydir.. öykü yorar insanı, beyni.. diyebilir miyiz ki zeka gerektiren bir şey alelade olsun?. Hayır bittabii.. Zekâ ister.. ve kimse bununla uğraşmak istemez.. oysa sizin de dediğiniz gibi.. roman okuyucu için basittir.. üstüne bir şey koymasına gerek yoktur.. okur ve geçer.. Zaten bunun için roman tercih ediliyor daha ziyade.. Yazar için şu vardır yalnız.. Romanda yazar insanın kafasındaki her noktayı aydınlatmalı.. Ama öyküde, özellikle de durum öyküsünde nereyi anlatıp nereyi okuyucuya bırakacağını bilmeli.. bu yönden bir basitlik söz konusu.. kastım olan basitlik buydu..
•••MERVE••• okurunun profil resmi
Muazzam bir inceleme olmuş. Eskiden sitede tıpkı kitap incelemesi gibi yazar incelemesi de yapabiliyorduk. O günlerde yazılmış bir inceleme olsaydı tam da Tomris Uyar sayfasına yakışır bir inceleme olurmuş. Ama özellik kaldırıldı ne yazık ki :( İsmimi bir inceleme içerisinde etiketli görmek de, itiraf etmek gerekirse, inanılmaz mutlu ediyor. :)) Bu inceleme benim kurduğum o cümleyi açıklar nitelikte olmuş.
Mehmet Admış okurunun profil resmi
Keşke olsaymış.. oraya daha iyi gidermiş dediğiniz gibi..
•••MERVE••• okurunun profil resmi
"Tomris'in bünyesinde, okurların beynini yoran, onları düşünmeye ve aktif bir beyin hareketine iten tüm özellikler bir arada toplanmıştır. Farklı ve aykırıdır. Belki de bu yüzden günlüklerinin yer aldığı eserinin altbaşlığına "Bir Uyumsuzun Notları" demişlerdir.. " Gündökümlerini kısa süre önce okumuş biri olarak söyleyebilirim ki bu konuda çok haklısınız. Zaten ilk başta günlüklerine herkesin yaptığı gibi günlük ya da günce ismini vermeyişinden anlaşılıyor bu durum. Ayrıca yine bu kitaplarında yer alan günlüklerinden de okuyabiliyoruz nasıl farklı bir insan olduğunu. Hayatın her alanında aklınıza ne gelirse hep bir farklı olma aykırı davranma durumu söz konusu Tomris Uyar'da. Üstelik bunu laf olsun diye de değil büyük bir içtenlikle yapıyor. Sigara ve alkole bile öyle farklı ve derin bir bakış açısı var ki. Hayatta olsa gidip bulup tanışmak isterdim.
Mehmet Admış okurunun profil resmi
Kimi şeyler var ki çok geç oluyor.. Aykırı olduğu her hâlinden belli oluyor zaten.. bakalım, umarım bir gün güncelerini de okuyabilirim.. :))
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.