Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

256 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Yazarlar karakterlerini yaratırken üç şeyden birini seçerler. Birincisi tamamen hayal güçleriyle yeni bir karakter uydurmak. Bu yaratım önü sonu klişelerle dolu bir tipleme olur ve yazarın yaşantısında onunla bağ kuracak bir şey yoksa gerçek gelmez. Daha başarılı yazarlar için diğer iki seçenek daha uygundur bence. Çevrendekileri gözlemlemlemek ve tipleştirebilirsin ki bu konuda en iyi örnek bence Zweig, inanılmaz gözlem yeteneğini kitaplarda görüyorsunuz. Ya da kendinden bir parça katarsın ve aslında otobiyografini anlatırsın. Orwell pek bu yönüyle bilinmez ama Aspidistra gibi Boğulmamak için kitabında da yazarın hayatından çok şey buldum. Orwell keşke tanışabilsem dediğim kafa dengi bir dost oldu benim için. Okuduğum her kitabı onunla zamanlar ve mekanlar arasından yaptığım bir sohbet gibi olmasını sağlıyor bu otobiyografik özellikler. Çünkü hep ana karakterinde ondan ve kendimden bir parça buluyorum. Ki bence bu hissi vermek başarıdır. Orwell aynı zamanda kitaplarını kendi sesini duyurmak için kullanıyor. Bu kitapta Kredi ile emlak almayı eleştiriyor, insanlara umut satarak savaşa sürükleyen liderleri eleştiriyor, çalışma sistemini eleştiriyor, ev kadınlarının durumunu eleştiriyor ve bunu yaparken savaşlardan önce o viktoryen dünya ile iki savaş arası çağdaki İngiltere'yi karşılaştırıyor. Ama İngiltere'yi unutun, eleştirdiği her şeyde Türkiye'yi bulacaksınız. Tüm tiplemeler sizin mahallenizden hatta evinizden insanlar gibi gelecek ve dünyanın aslında hiç de değişmediğini göreceksiniz.
Boğulmamak İçin
Boğulmamak İçinGeorge Orwell · Can Yayınları · 20158,5bin okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.