Gönderi

176 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Okurken roman, yaşarken oyun diyoruz
Yazarın ilk kitabı. Böyle özel bir şeyi ilk elden imzalı olarak hediye almak ise benim için çok kıymetliydi.
İbrahim Aslaner
İbrahim Aslaner
'e çok teşekkür ediyorum. Kitaba gelecek olursam : Başlangıçta ne okuduğunuzu anlamakta zorlanırken, okuduğunuz şeyin bir oyun olduğunu ve bir tiyatro sahnesinin üç parçaya bölünmüş olduğunu fark ediyorsunuz. İlginç bir teknik denemiş yazar, üç sütun da kendi içinde bir bütün oluştururken siz hala ne oluyor şimdi derken, yazar bir seyirci gibi araya girerek ya da bir iç ses olup yazıya dönüştürüyor aklınızdan geçenleri. :) "Ne anlatıyor bu adam, amma uzattı, paramız boşa gitti..." gibi. :) Bence bu kısımlar samimi olmuş, yazarla okuru birbirine yaklaştırmış okuma sürecinde. Sanki kitabı birlikte okuyup yorumluyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Bu çaylar, yönetmen, reis ne diye beyin jimnastiği yapa durun; ilerledikçe açıyor kendisini metin, ne anlattığını, ne anlatmaya çalıştığını anlatarak gidiyor. Bir nevi kitap içinde oyun, kitap içinde öykü, kitap içinde kitap... Kitap karakteri Fikret bile kitaptaki hikayenin kahramanlarından biri mi, yoksa kitaptaki karakterin yazdığı hikayenin karakterlerinden biri mi belirsiz. Ne anlatıyor bu kitap bize? Bana göre bu kitap bir yalnızlığı, kadın ile erkek arasında adı konulamayan şeylerin, belirsiz olan bir bağın sancılarından bahsediyor. Bilmiyorum pek çoğumuz aynı şeyleri yaşamışızdır, ya da bana öyle oluyor. Birisine karşı bir ilgi duyduğumuzda aklımızda kurduğumuz zibilyon tane ihtimal, milyar tane olay kombinasyonu, ufak tefek şeyler ile de olsa bağ kurabilme arzusu, karşılığını göremediğimiz ve kırıldığımız adımlar. Birlikte yenilen bir kar helvasına kocaman anlamlar yüklemek, içinde kurduğun cümlelerin dışarıya bambaşka çıkışı, söylemek istediklerin ile söylediklerin arasındaki fark... Son çırpınışlar... Gidenler - kalanlar. Yazarın dilini ve anlatımını sevdim, bazı kısımlar biraz zorlama geldi ve bu sebeple sıkıldım aslında. Zorlama gelen kısım kurgu ile değil anlatım ile alakalı, çok fazla dolambaçlı cümle var, aynı cümle için de çok fazla betimleme mi denir benzetme sanatı mı denir, tam bilmiyorum adını edebiyattaki, kullandığı için okuru yormuş. Tabi bu benim kişisel düşüncem, siz bu söz sanatından hoşlanabilirsiniz de. Örnek oluşturması açısından şu alıntılara bakabilirsiniz. #39432802 #36914045 #39328894 Bir oyun gibi güle oynaya başladığımız kitap git gide yoğun bir anlatım ve bir sürü iç hesaplaşma ile, devam ediyor. Düşüncelerini okuyoruz kitabın ana karakterinin demek isterdim ama düşünce daha net bir şey, duygular düşüncelere ağır bastığında netlik kayboluyor ve kafamızda her şey uğulduyor. Biz karakterin uğultularını okuyoruz. Kitabın son kısmında baştaki tiyatro oyunu şeklinde yapılan kurgunun ne olduğu, neyin ne olduğu açıklığa kavuşuyor. Sonu ise beklenmedik ve farklıydı. Daha önce de söyledim yine söylemek istiyorum, evet eski yazarlar, babalar çok kıymetli ama yeni yazarlara da şans vermek gerekiyor. Evet piyasada çok fazla kitap var ve iyi olanları aralarından seçmek samanlıkta iğne aramak gibi. Şans verdiğimiz kitaplar bazen çok çok kötü de olabiliyor. Ama nice iyi denilen, popüler olan yazarlar var ki şu okuduğum kitap hepsinin üzerine basıp geçebilecek nitelikte. Nasıl seçeceğiz peki? Yazarı araştırın...(Hediye olmasa ve kararsız kalsam ben öyle yapardım, izlediğim yol bu genelde). Kitaptan önce ne yapıyormuş, neler yapmış. Örneğin bu kitabın yazarının pek çok dergide öyküleri yayımlanmış daha önce, internette 15 dakikalık hızlı bir gezinme ile bir fikir edinebilir ve size hitap edip etmeyeceğine karar verebilirsiniz. Ya da tavsiyelere güvenip risk alabilirsiniz. :) İz Yayıncılık'ın bastığı kitap serisi genellikle bu riski almaya değer oluyor. (Hayır reklam ücreti almadım.) O kadar dil döktüm, okuyun bari. :)))
Düş Düşe Uğultular
Düş Düşe Uğultularİbrahim Aslaner · İz Yayıncılık · 201824 okunma
··
92 views
Turhan Yıldırım okurunun profil resmi
Tam benlik bir kitapmış Nigra, anlatımına, emeğine sağlık.
NigRa okurunun profil resmi
Aslında evet bilinç akışı da bolca kullanılmış. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.