Gönderi

“Türkçedeki bu ünlü uyumları, bu dile giren pek çok yabancı öğeyi de etkilemiş, bu sözcükler dillerin ses eğilimlerine göre değişmiş, Türk’ün söyleyişine uygun bir biçime getirilmiştir. Örneğin Arapça kökenli sûret surat’a, mümkin mümkün’e, zaîf zayıf’a; Farsça kökenli hâste hasta’ya, divâr duvar’a, mâle mala’ya; İtalyancadan gelme birillante pırlanta’ya dönüşmüştür.”
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.