Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

384 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Yıkılış ve Kurtuluş!
“Siyasal bağımsızlık, adlî, ekonomik ve malî hayatımızı yok etmeye ve sonucunda yaşama hakkımızı ortadan kaldırmaya yönelmiş <Sevr Antlaşması> bizce YOKTUR!”
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
(1921 - Atatürk’ün S.D.I1I, s. 16-17) * Uyarı: *Spoiler olma ihtimali olduğu iddia edilen bilgiler olabilir. Bunu kabul ederek
Atatürk Etkisi
Atatürk EtkisiSinan Meydan · İnkılap Kitabevi · 2018436 okunma
··
1.341 görüntüleme
Furkan okurunun profil resmi
Kelime kelime,anlamaya ve anlamlandırmaya çalışarak okuduğum,kitabı okumasam dahi,kitaba ilişkin olarak olumlu kânâat edinmeme vesile olan,okurken Atatürk birikimime vefa hissiyatı kazandıran incelemen için sana çok teşekkür ediyorum Murat ☺️İyi ki sonuna değin sabırla,inatla okumuşum;sabırla,inatla yazmışsın!
Murat Ç okurunun profil resmi
Öncelikle zamanından ayırıp okuduğun için teşekkür ederim. Bir katkım olduysa ve hissiyat bakımından da bir şeyler hissettirdiysem buna çok sevindim. Atatürk hakkında yazarken, zaman ve mekandan ayrılıyorum, ona karşı içimdeki sevgi ve minnet duygusu bambaşkadır. Çok sağol katkın için. 😊
Murat Ç okurunun profil resmi
Bir röportaj tadında yorumlaşma şeysi daha. :) https://1000kitap.com/AdemYesil : Ya arkadaş, hafta içi resmen burada bu inceleme için cenk ettim, hesabımın kapanmasına kadar uyarı aldım, kendimce değerli gördüğüm bir dava da hattı müdafaa yaptım, sonrasında Hacı ile özel görüşmeye kadar giden bir macera yaşadım, bugün, sırf Pazar günü, sabahın bir vakti bu inceleme için kalktım ve yorum atamadım, bari yorumlayayım, ayıp olacak dedim ve ne gördüm dersin?! >Ya sen zaten bana ve benim gibi düşünen arkadaşlara neredeyse anlatacak ve yorumlayacak bir şey bırakmamışsın ki!
Murat Ç
Murat Ç
: Şimdi Beethoven - A melody of tears’ı açtım. Kahvemi de yanıma koydum. İşin yorgunluğu bir kenara bırakırsak, bir de böyle şeylerle yoruluyoruz. Hayatımızın her bir evresinde Hattı değil de sathı müdafaa yapıyoruz. Malum zamanında Hattı müdafayı Yunanlılar anlamamıştı, şimdi de söz meclisten dışarı, bir çok insan anlamıyor ya da anlamak istemiyor. İncelemede senin bilmediğin bir şey yok zaten, yine de kendin gibi naif düşüncen için teşekkür ederim. : ) https://1000kitap.com/AdemYesil :İnan hiç ikilemeyeceğim, şu şöyleydi ya da bu böyleydi demeyeceğim. Bu aralar senin de bildiğin gibi, resmen bir kış uykusu dönemi yaşıyorum ve ülkemin içinde bulunduğu, yaklaşık olarak, 3'lü koalisyon döneminde sürecinde planlanarak (daha öncelerinde olanları anlatmaya bile lüzum yok), biz Türk Halkına tezgahlanan, bizlere dayatılan ılımlı İslam yanlısı projenin nimetleri yüzünden "EKONOMİK ve SİYASİ KRİZ/LER" yaşıyoruz. Bu büyük puntolar ile yazdığım, benim gibi bu ülkede yaşayan tüm bireyleri de derinden etkilediğinin ve insanların sindirilmek suretiyle susturulduğunun farkındayım. Ben 16 yıldır orta ölçek bir işletme sahibiyim ve böylesi krizin bizi teğet geçmeyeceğini, gelecek bir derin dalga "Deep Impact" ile bizleri daha da kötü duruma sürükleyeceğini düşünenlerdenim. Ben ekonomiyi sıkı takip ediyorum, ve neredeyse 20 yıldır işin içindeyim ve hep Dolar, Euro ile çalıştım. Arz talep ve piyasa daralmasının ne olduğunu ve üretimden ziyade tüketime endeksli ülkelere de yan etki olarak neler yaptığını çok iyi gören, okuyan ve tahmin edenlerdenim. Hislerimde ve düşüncelerimde, bizi bekleyecek olanlarda yanılmak ve burada yazdıklarımdan utanmak isterim, ama zaman bize gerçekleri acı bir şekilde tattıracak. Elinizde altınınız varsa satmayın, zorda kalsanız da bekleyin, ama asla satmayın. O dar gün geldiğinde bunu çok iyi anlayacaksınız.
Murat Ç
Murat Ç
: Kış uykusunda olmanın belirli etkenleri var. Sosyal hayatın, iş hayatın, burada ki hayatın. Hepsi birbiri ile paralel ilerliyor. Sosyal Medya dediğimiz yerde bile kafamız rahat değil, daha da beter hatta. Türkiyenin piyasasını korku ile zapt etmeye çalışıyorlar, 1999’da ki beyler şuan bu ortamda koalisyonda olsaydı, tepe taklattı ülke. Her yeri ele geçirmişler, insanlar zarar ettikleri işyerlerini kapatamıyorlar, maaş veremiyorlar, insanlar maaş alamıyor. İthalat hacmi düştü, Appel’ı hiç sevmem ama kardan zarar ettikleri için, Türkiye’de ki fiyatlandırmayı hatalı yaptıklarını, kur nedeniyle yanlış yaptıklarını, yeni düzenleme yapacaklarını söylediler. Çin de piyasa daralıyor. Tüketim çılgınlığı var ama her yerde daralma var. Yakında çok büyük patlamalara neden olacak. https://1000kitap.com/AdemYesil : Uzun zamandır içinde olduğum bu kış uykusunun sebebi, burada yaşanan ve belli bir kitle tarafından yaşatılmak istenen nahoş durumlardan dolayı ve boşa giden emeklere üzüldüğümden. Onlarca sayfa yazıyor, araştırıyor ve yayınlıyoruz, sonra bir tanesi geliyor ve "He, bir sen mi biliyorsun!" düşüncesinin vermiş olduğu kinle şikayet butonuna basıyor ve senin ya da benim gibi onlarca sayfayı 2 3 bilemedin 4 günde olan emeğimizi saniyesinde hiç ediyor. İşte size yasaklar, sansürler ve bu gibi düşünceleri savunan zihniyetin kısa ve öz şeması!
Murat Ç
Murat Ç
: Bir incelemeyi yazmam 3 saat bazen 4 saat sürüyor. İnsanlar 1 Word sayfasını zor doldururken, 15-16 bazen 20 Word sayfası uzunluğunda inceleme yazıyoruz. Kimseden bir beklentimiz yok, para almıyoruz, para alsak anca bu kadar yazarız ama bir şeyler katmak, insanlara fikir vermek, yazdıklarımızdan keyifli yorumlarla çıkarımlar istiyoruz o kadar. 3 saat inceleme yazmak yerine, kitap okuyabilir, film izleyebilir, uyuyabilir, koşabilir, tiyatroya gidebilirim ama yazıyoruz işte. Sonrası ise malum. Tek diyeceğim şey üzücü… https://1000kitap.com/AdemYesil : Ben şahsen hiçbir kimseyi tekelime almadım! Ama uğrunda emek vereceğim, düşüncemi paylaşacağım, benim gibi düşüncede olan ve bu dava için çırpınanları da asla yalnız bırakmayacağım. Ona yapılan her neyse, be şahsi olarak bunu önce davama ve sonra bana yapılmış sayarak, sana bu güzel inceleme için teşekkür etmek ve emeklerini taktir etmek istiyorum. Deminde dediğim gibi, konuna yorum yapmadım, yapacak bir şey kalmadığı için. Sadece burada yaşanan ufak hadiselere biraz olsun farklı yaklaşmak istedim. :))
Murat Ç
Murat Ç
: Konuya yorum yapmanın hiçbir önemi yok, fikrimiz ve görüşlerimiz belli. Birbirimize bilgi olarak kattığımız çok şey var, bunu biliyor ve farkındayız. Yolun sonu nereye gider bilemeyiz ama, Dostluk başka bir şeydir, kazandığımız bu güzel duygu hiç kaybolmasın, arkamda değil yanımda bilmek, yanında bilmek paha biçilemez bir hissiyat olsun. https://1000kitap.com/AdemYesil : Ya sabah sabah başınızı ağrıttım, lütfen kusuruma bakmayın. Aslında içimde, derinlerde daha çok şeyler yatıyor, ama bir gün onlar da uyanmayı ve kaleme dökülmeyi bekliyorlar. Şimdilik hepinize güzel bir Pazar günü dilerim.
Murat Ç
Murat Ç
: Şimdilik derin bir nefes almakta yarar var. Konuştuk bunu, sakin olalım, biraz görmemek, bakmamak iyi gelir. Sen içinde tut, yavaş yavaş kaleminden akıllıca ortalığa çıkacaktır. Bunu biliyorum! : ) Yoğun ama sonu güzel bir Pazar oldu, umarım senin de öyle olmuştur. Eline, emeğine, dostluğuna sağlık!
Gamze Ö.
Gamze Ö.
birazdan damlar buraya. :)
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Ya arkadaş, hafta içi resmen burada bu inceleme için cenk ettim, hesabımın kapanmasına kadar uyarı aldım, kendimce değerli gördüğüm bir dava da hattı müdafaa yaptım, sonrasında Hacı ile özel görüşmeye kadar giden bir macera yaşadım, bugün, sırf Pazar günü, sabahın bir vakti bu inceleme için kalktım ve yorum atamadım, bari yorumlayayım, ayıp olacak dedim ve ne gördüm dersin?! >Ya sen zaten bana ve benim gibi düşünen arkadaşlara neredeyse anlatacak ve yorumlayacak bir şey bırakmamışsın ki!< Olsun, her şeyi olması gerektiği ve hatta daha fazlası ile layıkıyla, tarihe yakışır bir şekilde anlatmışsın. Bize ve bizim gibi belli bir eksende dönenlere ise bunu taktir etmek ve bilmediklerimize birikim katmak düşer. İnan hiç ikilemeyeceğim, şu şöyleydi ya da bu böyleydi demeyeceğim. Bu aralar senin de bildiğin gibi, resmen bir kış uykusu dönemi yaşıyorum ve ülkemin içinde bulunduğu, yaklaşık olarak, 3'lü koalisyon döneminde sürecinde planlanarak (daha öncelerinde olanları anlatmaya bile lüzum yok), biz Türk Halkına tezgahlanan, bizlere dayatılan ılımlı İslam yanlısı projenin nimetleri yüzünden "EKONOMİK ve SİYASİ KRİZ/LER" yaşıyoruz. Bu büyük puntolar ile yazdığım, benim gibi bu ülkede yaşayan tüm bireyleri de derinden etkilediğinin ve insanların sindirilmek suretiyle susturulduğunun farkındayım. Ben 16 yıldır orta ölçek bir işletme sahibiyim ve böylesi krizin bizi teğet geçmeyeceğini, gelecek bir derin dalga "Deep Impact" ile bizleri daha da kötü duruma sürükleyeceğini düşünenlerdenim. Ben ekonomiyi sıkı takip ediyorum, ve neredeyse 20 yıldır işin içindeyim ve hep Dolar, Euro ile çalıştım. Arz talep ve piyasa daralmasının ne olduğunu ve üretimden ziyade tüketime endeksli ülkelere de yan etki olarak neler yaptığını çok iyi gören, okuyan ve tahmin edenlerdenim. Hislerimde ve düşüncelerimde, bizi bekleyecek olanlarda yanılmak ve burada yazdıklarımdan utanmak isterim, ama zaman bize gerçekleri acı bir şekilde tattıracak. Elinizde altınınız varsa satmayın, zorda kalsanız da bekleyin, ama asla satmayın. O dar gün geldiğinde bunu çok iyi anlayacaksınız. Uzun zamandır içinde olduğum bu kış uykusunun sebebi, burada yaşanan ve belli bir kitle tarafından yaşatılmak istenen nahoş durumlardan dolayı ve boşa giden emeklere üzüldüğümden. Onlarca sayfa yazıyor, araştırıyor ve yayınlıyoruz, sonra bir tanesi geliyor ve "He, bir sen mi biliyorsun!" düşüncesinin vermiş olduğu kinle şikayet butonuna basıyor ve senin ya da benim gibi onlarca sayfayı 2 3 bilemedin 4 günde olan emeğimizi saniyesinde hiç ediyor. İşte size yasaklar, sansürler ve bu gibi düşünceleri savunan zihniyetin kısa ve öz şeması! Ben şahsen hiçbir kimseyi tekelime almadım! Ama uğrunda emek vereceğim, düşüncemi paylaşacağım, benim gibi düşüncede olan ve bu dava için çırpınanları da asla yalnız bırakmayacağım. Ona yapılan her neyse, be şahsi olarak bunu önce davama ve sonra bana yapılmış sayarak, sana bu güzel inceleme için teşekkür etmek ve emeklerini taktir etmek istiyorum. Deminde dediğim gibi, konuna yorum yapmadım, yapacak bir şey kalmadığı için. Sadece burada yaşanan ufak hadiselere biraz olsun farklı yaklaşmak istedim. :)) Ya sabah sabah başınızı ağrıttım, lütfen kusuruma bakmayın. Aslında içimde, derinlerde daha çok şeyler yatıyor, ama bir gün onlar da uyanmayı ve kaleme dökülmeyi bekliyorlar. Şimdilik hepinize güzel bir Pazar günü dilerim.
Kaan okurunun profil resmi
Sitenin Atatürk konusundaki uzman kişisi Murat Ç 'den çok güzel bir inceleme ;) Emeğine sağlık. İncelemende özellikle üzerinde durduğun Genç Cumhuriyet'in gelişimini o zamanlar tüm Batı hayranlıkla ve şaşkınlıkla izlemiş ve buna Türk Mucizesi demişlerdir. Atatürk zamanı dış politikada yaşanan olayların çözümleri için izlenecek yollara baktığımızda, saygın bir devlet nasıl davranmalidir görmekteyiz; kimseye dayilanmadan, diplomatik dille ve şekille... Özellikle son zamanlarda "Atatürk de insan, o da hata yapmıştır" sözünün arkasına saklanarak Atatürk'ün her yaptığını hata hatta dış güçlerle (İngilizlerle) anlaşmalı şekilde yaptığı izlenimi vermek için yürütülen çalışmalar fazlasıyla mevcut. Bunların 'naifce' yaptıkları ve ilk başta mantıklı gelen bir eleştiri vardır: "Atatürk İnkılaplari çok hızlı yaptı, zamana yaysaydi yada (bu yada kısmı onemli) halka danissaydi". İncelemende belirttigin üzere senelerce hatta yüzyıllarca artarak gelen yoksulluk ve her tarafta kol gezen cehalet içindeki halka sorulsaydi; sanırım ne hilafet kalkardi ne saltanat. Tabiki Atatürk inkilaplarini yaparken halktan büyük destek gördü. Halk belki nedenini anlamiyordu ancak 'Gazi Paşa dediyse doğrudur' diyerek destekliyordu. Öte yandan yavaş yavaş yapilsaydi deniliyor. Ben buna katılmıyorum. Başta mantıklı gelirdi lakin bu durumu suna benzetiyorum: Ameliyat masasında kalbi duran ve ölmek üzere olan bir hastaya 'bu ilaçları düzenli kullan' denmesi saçmadir; yapılması gereken şok uygulanmasidir. Türk milletinin de kaybedecek zamanı yoktu; kalbi durmustu, şok uygulanması lazımdı. Atatürk de inkilaplariyla şok tedavisini uyguladı. Buradan 'Atatürk elestirilemez mi kardeşim' diyenler olabilir. Elestirilsin tabiki. Sadece eleştirirken günümüz siyasi emellerinize alet etmeden, bilimsel ve akılcı şekilde yapın eleştirinizi. Keza Atatürk de bunu isterdi. Kendisi hayattayken bir İngiliz ajanı olan Amstrong'un kara propaganda amacıyla yazıldığı açık olan Bozkurt kitabının bile yasaklanmasini istememistir. Lakin yakın arkadaslarinin baskısıyla yasaklanmış. Bu arada diktatör denilen Atatürk'ün mecliste yaptığı tek tehdit sunun icindi: komisyonda görüşülen saltanat görüşmeleri uzamis ve saltanat sahibi Vahdettin'in o kadar hainligine ve saltanat yönetiminin artık yozlasmasina rağmen hala saltanat yanlisi sesin yükselmesi üzerine, sinirlenen Mustafa Kemal komisyona gelerek; Ya bu yasa geçer ya da üzülerek söylüyorum ki birkaç kelle gidecek der. Tabi birebir böyle mi demişti tam hatırlamıyorum, ancak buna benzer bir tehditte bulunmuştu. Sonuna kadar haklıydı. Ben olsam komisyonun masasini devirirdim :D
Murat Ç okurunun profil resmi
Malum durumdan dolayı yorumuna yorum yapamamıştım. :) Giriş cümlen için söyleyeceğim tek şey, estağfurullah. :) Öğrenecek çok şey var daha, sadece bildiklerimi ve öğrendiklerimi aktarmaya çalışıyorum. :) Döneme baktığımızda müthiş bir baskı ve saldırı var. Buna rağmen verilen cevaplarda hiddet yok, küçülmeden doğru tespitlerle verilen cevaplar var. Saygıyı havadan kazanmadık, saygının nasıl kazanılacağını öğrenmek isterlerse, kuruluşa bakmalı günlük siyasetçilerimiz... Atatürk, 300 yıldır uyutulmuş bir milleti ayağa kaldırmaya çalışmış, bunun içinse 15 yıl şans elde etmiş. 15 Yıla daha ne sığdırsın? Komik laflar bunlar, hepsi fesligillerin milleti kışkırtması. başka bir şey değil. Günümüzde çoğu insan basit eleştirileri dahi kaldıramıyor, kaldı ki Atatürk ü mü eleştirecekler. Gülmek lazım onlara, sokak ağzı ile kimse bunu denemesin. Denediği anda çok komik duruyor çünkü. *** Paşa oturduğu yerin üzerine çıktı. Tam yanında Ankara Milletvekili Hacı Mustafa Efendi vardı. "Efendiler! İçinde bulunduğumuz acil şartlara rağmen, safsatayla, nazariyatla vakit geçirdiğimizi görüyorum. Hâkimiyet ve saltanat, hiç kimse tarafından, hiç kimseye, ilim icabıdır diye, müzakere ile, münakaşa ile verilmez. Hâkimiyet ve saltanat, kuvvetle, kudretle, zorla alınır. Türk milleti de hâkimiyet ve saltanatını, isyan ederek, bilfiil kendi eline almıştır. Bu olmuş bitmiş bir durumdur. Söz konusu olan, millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız meselesi değildir. Mesele bu olmuş bitmiş durumu ifadeden İbarettir. Bu her halde olacaktır. Burada toplanan Hacı Mustafa Efendi, Meclis ve herkes, meseleyi böyle görürse, fikrimce uygun olur. Aksi takdirde yine hakikat usulünce ifade olacaktır..." Eliyle işaret etti: "..Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir." * Enfes. :))) Yorumun için Eline sağlık sağolasın! Okuduğun, yorumladığın ve yanımda olduğun için ayrıca teşekkür ederim! :)
6 sonraki yanıtı göster
Gamze Ö. okurunun profil resmi
Ben de Adem paşkanım gibi gördüm ve kayda aldım:)))
Gamze Ö. okurunun profil resmi
Murat, senin Atatürk hakkında incelemelerinin her biri sitenin efsaneleri arasına giriyor. Yazıya tüm duygu ve düşüncelerini ruhunu katıyorsun herhalde çünkü okurken sadece bir yazı okumuş hissi uyandırmıyor bende. https://1000kitap.com/Sun35 arkadaşın yorumunda belirttiği gibi incelemeyi kürsüden okuyormuşçasına hissettim resmen. Sanki o anları yaşıyorum; Lozan'a, Kocatepe'ye, 1. Meclis'e, Samsun'a ışınlanıyorum böyle içim umutla, heyecanla doluyor ve sonra da gerçekliğe sert bir dönüş! Yaşasın şizofreni demekte haklıyım işte! Biz milletçe görselliğe önem veriyoruz, görsel hafızamız ve algımız daha gelişmiş. Bu yüzden son derece şekilci bir millet olduk çıktık! Arabalara Atatürk'ün sözlerini, resimlerini, imzasını yapıştırmakla, kurumlara resimlerini asmakla, parklara, meydanlara, caddeler vb. heykellerini dikmekle Atatürk'ü seviyoruz, sayıyoruz ve onun izinde gidiyoruz sanıyoruz! Onu tanımadan, yaşadıklarını ve içinde olduğu dönemi öğrenmeden peşin hükümlerle sürdürüyoruz hayatımızı! Ben öğrenciyken hep aynı bilgiler her sene baştan ezberletilir derinlere inilmezdi. Bunu çok sonradan farketmiş biri olarak şikayet ederdim ama şimdiki yetişenlere bakınca görüyorum ki o zamanlar yine iyiymiş: youtube.com/watch?v=tov80gj... Atatürk etkisi, sadece Türkiye'ye değil tüm dünyaya yayılmış bir etkidir. Hem de öyle bir etkidir ki, aynısının ne bu ülkede ne de emperyalizmin pençesine almak istediği diğer ülkelerde tekrarlanmaması garanti altına alınmıştır. Günümüzde tarih ya hiç öğretilmiyor ya da birilerince şekillendirerek törpüleyerek öğretilmiş gibi yapılıyor. İnsanlara 'Bakın Atatürk hiçbir şeyi tek başına yapmadı, memleket ona o kadar da borçlu değil, yanında bir sürü insan vardı' dedirtmekle başlayıp yavaş yavaş unutturma peşindeler onu. Askeri deha, iyi komutan olarak çok isim sayarsın; sonuçta hepsi düşmanı ülke topraklarından kovmak istiyor. Peki ya sonrası? Ülkeyi kim, ne şekilde yönetecek, halk savaş yaralarını nasıl saracak, insanların karnı neyle doyacak, çoook gerisinde kaldığımız çağa nasıl ayak uyduracağız başka kimsenin kafasında bu sorulara cevap yoktu. Başlangıç tarihi 19 Mayıs 1919 alırsak vefatına kadar 19 senede askeri, siyasi, ekonomi, eğitim, sanayi, tarım, ticaret gibi alanlarda ön ayak olduğu işler, en az 50 sene sürecek icraatlar normalde. 80 seneyi geçti, biz ondan kalanlara ne kadar sahip çıkabildik, ülkenin şu anki haline bakınca anlaşılıyor. Resimlerine bakmaya utanıyorum ben şahsen, emanetini hakkıyla koruyamadık! Daha neler neler yazardım da burada bitireyim... Emeğine, ruhuna, eline koluna sağlık..
fazi okurunun profil resmi
Uzun uzun yaz, yaz da okuyalım derken tam da bunu kastetmiştim. Okudukça okuyası geliyor insanın hele ki konu Atam olunca :) Fikirlerini anlamak için çok yolumuz var, çok okumamız bir o kadar da çok düşünmemiz gerekiyor... Cumhuriyet'i, devrimleri, ilkeleri anlamak gerek Mustafa Kemal'i anlamak için. Anlamak yetmez, anlatmaya da çalışacağız tıpkı senin yaptığın gibi. Emeğine sağlık sevgili arkadaşım...
Fırat Çevik okurunun profil resmi
Türkiye de Radikal İslamcı kesim Anti Kemalist düşünceyle yaşıyor. Bunu Tarihsel olarak ele alırsak şayet Cumhuriyet Rejimine geçiş sürecinden önce 1299-1923 yılları arasında yaşamış olan Mutlak Monarşi ile yönetilen bir coğrafyadan bahsediyoruz. Genç Cumhuriyet ilan edildikten sonra 1925 yılında yaşanan Tarih Literatüründe Genç hadisesi bilinen adıyla Şeyh Sait isyanı gerçekleşti ve bu isyan Radikal İslamcı grupların gerçekleştirdiği bir isyandı. Aradan 5 yıl geçmeden bu sefer Dinci güruh İzmir Menemen,de ortaya çıktı. Teğmen Mustafa Fehmi Kubilay Ve bekçi Hasan ile Şevki şehit oldular. İsyancıların elinde Kuran yaprağı olan süngüler vardı. Şapka kanununa karşı gelen ve bu yüzden idam edilen İskilipli Atıf hoca ve yine İstiklal Mahkemelerinde idam edilen kişiler mevcut. Verebileceğim bir sürü örnek mevcut. Yazar Sinan Meydan hakkında ise bana göre objektif ve gerçekten Tarih bilinci olan bir kişi değil. Ekonomi noktasında ise bence Murat arkadaş Ziya Gökalp,e yer veemeliydin. Neden diyecek olursan Şayet Aslında cumhuriyeti kuranların hiçbirisi doktriner kişiler değildir. Hemen hemen hepsi Islahat, Tanzimat, Meşrutiyet eylemlerini bilen ve 1789 Fransız İhtilali’nden gelen “Akıl Çağı”na geçiş anlayışı ile Atatürk sistemi Cumhuriyete dönüştürmüşlerdir. Bu anlayış içindeki dönemde bütün Türk Liderler arasında, ekonomik sistemi öne alan tek kişi, Ziya Gökalp’tir.Ziya Gökalp’in 1917 yılında Rusya’da Çarın devrilmesi ve Lenin’in temel anlayışı olan kapitalizmi geliştirme ve bunun devlet kapitalizminin tesis etme düşüncesi ideolojisinden değil Osmanlı toplumunun gerek siyasal gerekse ekonomik yapısının geri kalmışlığından kaynaklanmıştır. Yani, Osmanlı imparatorluğu feodal yapısının kendi kendine kapitalizm aşamasına gelemeyeceğini öngören Ziya Gökalp daha önce üst yapıda ( sosyal yapıda ) reformlar önerdi ama bunun yanında Leninist formül olan devlet kapitalizmini ısrarla öne sürmüştür.Türkiye dünyada karma ekonomi düzenini yaygın olarak uygulayan ilk ülkelerden birisidir, öte yandan ülkemizde karma ekonomi düzeninin doğmasına doktriner görüşler değil fakat hızlı gelişme ihtiyacı, çağdaş uygarlık düzeyine tüm kaynaklan kullanarak süratle yaklaşma gereği sebep olmuştur.Özzel teşebbüsün diğer bir deyişle, tek başına Türk toplumunun amaç aldığı hızlı gelişmeyi sağlamaya yeterli olmaması kamu sektörünün doğrudan doğruya üretim faaliyetlerinde bulunmasını gerektirmiştir. Kısaca , buradan çıkarılacak önemli sonuç salt kapitalizmin ya da salt devletin başarısız olacağı kaçınılmaz olduğudur. Başarılı bir ekonomik sistemin: 1)Emek=ücret ilişkisinin olması , Kıtlıkları ve bollukları saptayacak ve yönlendirecek fiyat mekanizmasının varlığı,Üretim yapacak birimlerin özel sektör ile birlikte kamu sektörüyle yürütülmesi gereği önemli bir iktisadi realitedir.Kısaca, bu ekonomik sistemde temel şart piyasa mekanizmasının muhafıza edilmesi ve devletin özel sektörle birlikte çalışması (Lenin-Roosevelt- Atatürk modeli) Bunun en çarpıcı başarısını Mustafa Kemal Atatürk’ün uyguladığı devlet kapitalizminde( karma ekonomi görmekteyiz. Çok uzattım bu arada Sivas Çimento Fabrikasın da uzun süre görev yapmış bir kişi olarak Şunu söylüyorum 1938 yılında Yapılan bu fabrika bölgesel ekonomik güdümleme politikaları kapsamında kurulmuştur ve mükemmel bir yatırımdır. 2015 yılında Brezilyalı Votorantim Çimento 125 milyon€ yatırım yapmıştır.
Murat Ç okurunun profil resmi
Okudum, detaylı olarak eve geçince cevap yazıcam. Eline sağlık, görüşüne sağlık. Sinan Meydan'ı dediğim gibi kalemşör olarak görmekte fayda var. Olumsuz bir yorumunu bulamazsın. Ama seviyorum o ayrı. :) Devletin kuruluşunda bir çok şeye Atatürk 'ün el attığını görürüz. Bu bilmesinden ziyade zorunluluk. Çünkü bilen kadro yok. Yoktan var etme çabası böyle bir şey. O da bunun bilincinde olduğu için, ilk adımı atmak hep ona mahsus olmuş. Eve gideyim daha uzun yazıcam, teşekkür ederim tekrardan. :)
1 sonraki yanıtı göster
Ebru Ince okurunun profil resmi
#SPOİLER'ına kurban :))
Murat Ç okurunun profil resmi
Bana bay spoiler derler... 😎 :)
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.