Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Tanrı vereceği kadar vermiş size
Hikayenin başında bir Efendimiz Vasili Andreyiç var. Bir de Uşağı Nikita. Hava şartları çok kötü, ama yola çıkılmaya mecbur. Çünkü; işin ucunda çok karlı çıkılacak, hayali kurulan bir koru var. Rakiplerinden önce gidilip satın alınması gerekiyor o korunun. Başka zenginler ile kendi malını mülkünü kıyaslayarak, servetine servet katmak isteyip, daha da fazlasına sahip olmak adına bir türlü doymayan insan gözünün örneği Vasili Andreyiç... Bütün bu düşündüklerini yapabilmek için ve bu hırs onu bu yolculuğa çıkarmaya yetiyor. Hava şartları onu durdurur mu? Ve çıkılıyor yola. Kar, kış, tipi... Uşak, efendi, at zar zor gidiyorlar. Durduruyor bir yerde. Bir-iki yer var at da, efendi de, uşak da aslında hep o yerde dönüp duruyorlar. Gurup halinde ve tek tek. Kürkçü dükkanı gibi. Böyle olduğu halde hiç sıkılmadan okudum, güldüm de. Önlerine çıkan evde kalmak istememeleri de sonlarını hazırlıyor. Geceyi geçirebilecekleri yer pek iç açıcı değil, açıkta bir yer. Uyumak için her şeyi yapan, kazandıklarını, kazanacaklarını ve diğer zenginlerin servetini düşünse de bir türlü uyku tutturamayan efendi, ölmek istemediğinden, hırsından uşağını da karlar içinde bırakıp, atı da alır gider... At da onu bırakıp gider. Atın izlerini takip ederek uşağını bırakıp, ölüme terk ettiği yere tekrar gelir. Uşağının durumunu görünce... (Serenad' daki kısım geldi aklıma burada) Vicdanının olduğunu hatırlatan, her şeyi fark ettiği an... Güzeldi, rüyalar ile haber verilmesi, güzeldi. Efendimizin yaptığı keşke kitaplarda kalmasa da, bütün efendiler ölmeden önce bir uyansanlar keşke. İnsanı insan yapan özelliklerini bir an önce ortaya çıkarabilseler. Kitabın ilk başından itibaren parayı çaldıracak diye düşünmüştüm kilisenin parası olduğundan... Tabi orası Türkiye değil. Açgözlülüğün, olanla yetinmemenin, hırsın insan hayatına nasıl da mal olduğu. Efendi ile uşağımız, herkesin öyküsü. Sonumuz da benzesin. Hikayenin sonunda kimse yok. Alınması gereken dersler var. Yaşamın son anına huzur içinde erebilmek dileğiyle. -Umarım "Tanrı zahmetinin karşılığını verir elbet." -Bizden iyi kimse bilmez "Cahillik zor şey." -Hepimizin başına. "Adamın derdi yok, mışıl mışıl uyuyor."- -Geç olmadan anlamamız umuduyla "Ne yapsın, yaşamın özünü anlamamış adamcağız. Evet, zavallı ben şimdiki gibi anlamıyordum o zaman şimdi eksiksiz anlamıyordum o zaman." -Ve asla kaybeymememiz gereken şey "Ben vicdanlı bir adamım. Kimsenin hakkı geçsin istemem. Varsın, olacak zarar bana olsun." -Şükredin, yetinin "Koruluk yerin dibine batsın! Tanrı vereceği kadar vermiş bana."
Efendi ile Uşağı
Efendi ile UşağıLev Tolstoy · Mavi Çatı Yayınları · 08bin okunma
··
613 görüntüleme
NO PASARAN okurunun profil resmi
Hepimizin başına.. Adamın derdi yok mışıl mışıl uyuyor..👍👍 Günay yaptığın incelemeden sonra okuycam... 👍👍
Günay okurunun profil resmi
Amin 🙏 Umarım en kısa zamanda okursunuz, teşekkürler
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Ahahahahaha, çok güzel ya. Arada olan ve yazılanlara çok güldüm. Gerçekten iyi geldi Günay Hanım. Evet, ben de paraların vadesi geldiğinde, bankaya gideceğim günü ve servetime servet katacak faiz güncellemesini dört gözle bekliyorum. Arada bizim semtin camisinin yardım kutusuna göz dikmiyor ve nasıl o kutuyu patlarım diye düşünmüyor da değilim! Nasıl olsa sevaba gitmiyor, ceplere iniyor diye... Şaka bir yana, ne zenginim ne de öyle bir düşüncem var, ama siz gene güzel betimlemeler yapmışsınız incelemenizde ve ben de ufakta olsa, size eşlik etmek ve incelemenize espri katmak istedim. Emeğinize, yüreğinize ve kaleminize sağlık. Esen kalınız efenim!
Günay okurunun profil resmi
Tüm yorumunuz için teşekkürler. Biz haramı da helali de kendi çıkarlarınıza göre şekillendirmeyen, az ile yetinmeyi bilen uşaklarız.
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.