Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

592 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
"... Bilen birinin sabrı, bildiğini korumayı öğrenmiş birinin cesareti, ne yaparsa yapsın hiç birşey bilmediğini anlayan birinin teslimiyeti...." Bunlara sahip olmak, olabilmek,ümidi ile yeni bir Azra Kohen kitabı,hem de ne kitap. Size bunları Derviş Kamil'in yanına sessizce,çaktırmadan kıvrıldığım yerden;Fred'in insanlık tarihini anlattığı özel sınıfından yazıyorum. Çaktırmayın ;) Bazen bir kitap,bir insan,bir olay koca bir alemi gönüllerde buluşturur ya,Azra'da gönülleri buluşturacağı bir kitap yazmış yine. İnsanlığı anlatmış kitabında BİZ'i anlatmış. "Biz... dünyanın en anlamlı kelimesiydi." "Fark edince ışık olursun." demiş ve çatlatmayq başladığı tohumlarını "Biz'leri"özenle sulamaya devam etmiş Büyük bir aşk çarpışması ile başlıyor kitabımız. Son model arabasında Selim(sadrazam babası Cumhuriyet ile birlikte sürgüne gönderilmiş Cumhuriyet karşıtı) ve en doru atının üzerinde Ülkü (Kurtuluş Savaşında babası,abileri ve dayısını kaybetmiş üzerinde eski askeri üniformayla gezen Cumhuriyet yanlısı) Hiç bir şey hayatta tesadüf değil ilkesini tüm kitaplarında kullanan Azra bu kitapda da bizleri şaşırtmıyor. Azra kitabın 123. Sayfasında "Bizleri hayrete düşürecek şeyler sunmazsak zihnimize,yaşamayı unuturuz." diye yqzmış ben de kitap boyunca zihnime,hayrete düşürecek şeyler sunduğuma eminim. Afiyet olsun :) Fred'in Sümerliler ilgili konuşmaları Atatürk'ün bu konuda ki araştırmalarında ne kadar haklı olduğunu gösteriyor bize. Sayfa 86 da başlayan ingiliz casuslara verdiği ders ve bize verdiği bilgilerle Altay'ın konuşması bir kez daha etrafımızda dönen oyunları göz önüne seriyor ve kitap boyunca da sermey hayret ettirmeye devam ediyor. "Ben ne kadar her şeyden bi haber yaşıyormuşum?" dedirtiyor insana. Anunnakiler gerçek olabilir mi ? Herkesin hepimizin bilmesi gereken bilgiler bunlar ama malesef unutturmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Şimdi sizleri sessizce Derviş Kamil'in yanına kıvrıldığım yere,(öğrendiklerimi sindirmek için az önce kalktığım yere)Fred'in sınıfına insanlık tarihi dersini dinlemeye davet ediyorum. "Anlamak için çabalayanlarla,anlamdan kaçan yağmacılar arasında süren savaş,öyle bir şiddetteydi ki ya cehennem kazanacaktı ya da cemnet.... Ve insanoğlunun nereye ait olduğunu,neyi hak ettiğini galip gelen taraf belirleyecekti." Tarafını seç. Unutmayın "doğru,daima doğrudur,ta ki birileri onun yanlış olduğunu kanıtlayana kadar ve tarih,doğru sanılan yanlışlarla doludur." _____________________ Kendime notlar belki spoiler içerir dikkat edin. - en eski insan fosili 1974 yılında etiyopya da bulundu ve 3.18 milyon yıl yaşındadır. - Hz. İsa'nın resmi olarak bildiğimiz resim aslında Hz. İsa'ya ait değil. 6. Papa Alexander'ın isteğiyle Da Vinci'ye çizdirilen o resim papa'nın oğlunun resmidir ve aslında Hz. İsa siyahidir. -İsa doğmadan 300 yıl önce Etiyopya'da Enoch'un kitabı çıkar karşımıza ve bu kitap ilk yazılan Tevrat'tır. Rig Veda ise İsa'dan tahmini 1700 yıl önce yazılmış,dünyanın en eski kitabıdır ve Hinduizm'in kitabıdır. Hinduizm dünyadaki en eski dindir. -"Okudukça,araştırdıkça,öğrendikçe hayat sanki sizinle konuşmaya bqşlayacak ve hiçbir şey artık sıradan olmayacak. Anlamak cennet kapılarının anahtarıdır,çünkü ancak anlayınca insanlaşır ve ancak insanlaştıkça cenneti dünyada var edebilecek o yüce çabaya geçebilirsiniz. Tüm öğretiler bizlerin insana dönüşmesi içindir." - "Kendimizden başka bir canın iyiliği için hayata yalvardığımızda doğuyordu insanlığımız. Belki de bu yüzden habire doğuruyorduk,kendimizden başkasını sevebilme kabiliyeti geliştirebilelim diye." Syf 235 - "Kendi kadınlığından bihaber,dekolte vitrini gibi gezinen birçoklarının arasında engellere rağmen ilerlemeye çalışılan bir yoldu kadınlık. Her şeye rağmen kadın kalabilmekse en büyük zaferdi! Çünkü dünyanın en çok kadınlara ihtiyacı varken,sadeve üç beş abazan aç bırakılmış cinselliklerine mazeret arıyor diye,objeleştirilen kadının tüm varlığını hayattan çekip saklanması hayata ihaney değil miydi? Kadının görev almadığı bir toplum köleliğe hizmetteydi." Syf:256 - Sayfa 327 Ülkü yine Yakışıklının üzerinde, bu sefer Selim saygıyla eğiliyor önünde ve göz göze geliyorlar, bu sırada bir şarkı gerek bize diyorum gözlerimi aşağı indirmemle bir müzik önerisi Azra'dan (Slow Meadow-Boy in a water globe) içimdeki ses "aç aç aç aç :)" ve uyum o kadar harikaki ancak okurken dinlerseniz anlarsınız. Kadın resmen interaktif yönetiyor bizi :) kitap boyunca bu önerileri çok bulacaksınız ve ben youtube kanalımda bu öneriler için oynatma listesi oluşturdum ;) - "Toplumları halk yapan şey ortak geçmişleridir. Ortak geçmişlerini yeniden yazabilirsen onları istediğin yere güdebilirsin. Eğer nerden geldiklerini bilmezlerse,gittikleri yerin daha iyi mi,kötü mü olduğunu ölçemezler. Ölçümün olmadığı yerde şikayet olmaz! Sorumlu aranmaz! Güdersin." Syf:272 - Atatürk araştırmalardan sonra en iyi eğitim sisteminin Finlandiya'da olduğuna karar veriyor. Mesela tüm devlet çalışanlarına Beyaz zambaklar ülkesinde kitabını okumaya şart koşmuş. İtalya'dan (ki domates ülkesidir İtalya) domates yetiştirme tekniklerini öğrenmek için heyet geliyor Türkiye'ye ve diğer milletlerin e n büyük korkusu Türkiye'nin çok daha hızlı büyümesi. - Her yıl ortalama 100 bin fırtınada 25 milyon şimşek yer küreye düşerek,her saniyede 100 bin şimşekle dünyayq enerhi veriyor,kalp masajı yapar gibi. - Saniyede 11 milyon düşünce geçiyor beynimizden ve bizler en fazla 40 tanesinin farkında olabiliyoruz. - "İnsan her an ya doğmaya ya da ölmeye devam ediyordu. Her deneyimle birlikte yeni bir hal alıyordu... ta ki varlığı hayata hizmette bir yol olana kadar. Yaralandığında,yolundan saptığında,öz merkezinden uzaklaştığında karanlık gerekliydi insana,yüzleşmek,iyileşmek,öz yoluna dönmek,kendi merkezinde durmak için karanlık insanlar giriveriyordu hayatımıza,bizi silkeliyor,anlamaya hazırsak neyin daha önemli olduğunu bize hatırlatıyor ve özümüzü korumak için mücadeleye sokuyorlardı bizi. Kendini gerçekleştirme diyorlardı buna ve kendini ne kadar gerçekleştirebileceğindi hayatta aslolan." Syf 376 - "İnsanoğlu,binlerce yıldır,birbirine aşık olacak yüreği olanları izlemeyi seçmişti. Aşk,izlenmesi en yaşam dolu şey değil miydi? En merak edilen, en çok düşünülen, en çok akla gelen,hayata en çok motive eden konunun iki insanın birbirlerine duydukları duygu olması,herkesin o duygunun peşinde olması, insanın yalnızlığının en büyük göstergesi değil miydi?" Syf: 529 - "İnsan gözlerinden duygu sızdıran bir varlıktı. Duygularımız içimize fazla geldiğinde,dolup taştığında gözlerimizden akar,sanki dünyaya saçılırdı." Syf: 538
Gör Beni
Gör BeniAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 202017bin okunma
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.