Mehmet Bey, önce ki eserlerinizi de okumuş olmayı çok istedim, bu eserden evvel, arkadaşların "çok farklı bir tarz yakalamışsınız bu eserinizde" tespitlerini tahlil edebilmek için :) Ama geç olsun güç olmasın inşallah...
Uzun zamandır Roman okumuyorum, Yola Düşen Gölgeler' le farkettim ki bu türe biraz haksızlık ediyoruz, aslında yüzlerce aforizmada bulamadığını, bir içli konuşmada bulabiliyor insan...Yaşamın içinden sayfalar, derli toplu düşüncelerden daha tesirli galiba...
Sadece Abdullah Sami değil, o otobüsten biletini alan herkes hayatımızın bol koltuklu salonunda yerini aldı fikrimce, şimdi kuliste onların iç yaşantısından sahneler için hazırlanıyoruz...Bilinçaltı böyle bir yer, artık bizim karar yetkimiz, duygulardan gelen emirlerin...
Yazarlık çok farklı bir işçilik, bir emek işi, bizler çokça ruhunun konforuyla, varsa yoksa daha çok düşüncenin ve fikrin keşfiyle ilgilenen muavinleriz :)
Samsun'a, Şiir gibi Bafra'ya ve doğa harikası Kuş Cenneti'ne hususi selamlar, sevgiler... :)
{ Eşimin de selamları var, o da bugün başladı Yere Düşen Gölgeler'e :) }