Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
Hani aklımıza bir şey gelir, birden bire ayağa kalkar amaçsızca dönüp dururuz. Hani bir sağa bir sola dönüp durur ya da alabildiğine uzun bir yol da istikamet belirlemeden kararsız atomlar gibi yürürürüz. Bizi ayağa kaldıran, yürüten, sanki tekerleği biz icat etmişiz hissi uyandırıp kafamız da şimşekler çaktırıp, beynimizde ki nöronları sağa sola zıplatan, çarptıran şey, aklımız da çözülmeyi bekleyen bir bilmece ya da sakinleşmeyi arzulayan bir zihinden başkası değildir. Bazen oturduğumuz yerde bile bir bacağımızı sürekli sallar ya da ayağımızı yere vurup dururuz. (Kendimdem biliyorum) Sanki, İlahi bir güç tarafından kutsanmış, bütün vucudumuz da volkanik bir patlama gibi, sanki, dünyanın bütün yükünü bacaklarımız kaldırabilirmiş gibi müthiş bir enerji bombardımanına tutulup bütün hücrelerimizin hep bir ağızdan koro halinde "kalksana lan" dediğini duyar gibi olup bu ses'e itaat ederiz. Ve aklımızda parlayan düşünce sonuca ulaşmadan bu yürüyüş bitmez. Müsaitsek dışarı çıkar yürürüz, değilsek evin içinde, o da olmazsa odadın için de, oda da olmazsa yatağın için de döner dururuz. Sırtımızda yamalı bohça gibi taşıdığımız bütün düşünceler o an zihnimize transfer olur. Gözlerimiz sanki hortlak görmüş gibi açılır. Böyle zamanlar, hem karar vermek için hem de verdiğimiz kararları sorgulamak için Einstein kesildiğimiz, yegane anlardır. Bu kitap, yürümeyi felsefi bir boyuta taşıyan, aslında yürümenin ne kadar mistik bir eylem olduğunu anlatan, zamanının en ünlü filozoflarının yürümeye verdiği değeri ve yürürken neler düşündüğünü ya da hissettiğini gözlerimizin önüne seren, yürürken zamandan ve mekandan soyutlanmayı lezzetine doyum olmayacak bir anlatımla bizlere sunan ve belli felsefi başlıklar halinde içerikleriyle bunu ispat eden sayılı eserlerden biridir. Her hangi bir sağlık sorunu olmazsızın mahalle bakkalına bile araba ile giden, totosuyla bütünleşik bir organizma oluşturan, yürüyünce bir yerleri eksilen, koltukla yapışık ikiz olan, su içmek için bile kalkmaya üşenen, depresifliği bir alışkanlık ve farklılaşma çabası olarak düşünüp "aman be ne yürümesi" diyen, bu gün olmaz yarın diye diye gün bitiren insanların okuması gereken bir kitap. Okuyan herkese teşekkür ederim.
Yürümenin Felsefesi
Yürümenin FelsefesiFrédéric Gros · Kolektif Kitap · 20206,8bin okunma
·
77 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.