Gönderi

245 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 8 days
Hep, İhsan Oktay Anar okurken masal dinler gibi hissettiğimizden bahsederiz ya, yine öyle hikayeler okuyoruz ki sanki her birini okurken ağzımıza bir şekerleme atmışız, dedemizi dinliyoruz. Cezzar Dede 11 toruna sahip hayattaki vadesi artık dolmuş yaşlı bir dedemizdir. Onca torununu bir arada sakince tutabilmesinin tek yolu hikayeler anlatmaktır. Yine hikaye anlattığı bir esnada Ölüm gelir, yalnız Ölüm'ün oyun oynamak gibi kötü bir huyu vardır. Cezzar Dede’ye anlattığı her hikayeye karşılık bir saat fazladan yaşama hakkı tanır ve hikayelerimiz başlar. Kitabın içinde dört farklı konuya(korku, din, aşk, cennet) ait 8 hikaye bulunmakta. Ölüm, vadesi dolmuş bir diğer kişi olan Uzun İhsan’ı yakalamaya Cezzar Dede’yle çıkar ve mahalleden mahalleye giderken her konuya ilişkin bir adet Cezzar Dede’den ve bir adet de Ölüm’den hikayeler dinleriz. Kitabın içinde fantastik karakterler bulunmakla beraber Batı’nın Kırmızı Başlıklı Kız ve Superman’ine göndermeler yapılmış. İhsan Oktay, hikayeleri okurken aynı zamanda alışılagelmiş şeyleri mizahla harmanlayarak sorgulamaya teşvik etmiş. Toplumumuza dışarıdan bakmamızı sağlamış. Arka kapakta da yazıldığı üzere: Estetik’le oyun’un, mizah’la felsefe’nin, tarih’le mistisizm’in edebi bir buluşması…(Düşünerek Okuyunuz!) Kitabın dili Puslu Kıtalar Atlası’na göre hafif fakat daha önce İhsan Oktay Anar okumadıysanız, Puslu Kıtalar Atlası’ndan başlamanızı tavsiye ederim.(Favorim çünkü) Kitabı okuduğunuz yere dikkat edin efendim, zira metroda marmarayda herkes etrafa sinirli sinirli bakarken sırıtarak kafanızı kaldırmanız pek absürt kaçıyor.
Efrasiyab'ın Hikayeleri
Efrasiyab'ın Hikayeleriİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20185.4k okunma
·
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.