Gönderi

690 syf.
6/10 puan verdi
O ŞİMDİ POTTERHEAD!
Ve işte geldik yolun sonuna, son kitaba! Ama en başından söyleyeyim, okumadan önce düşlediğim incelemeyi yazamayacağım şuan… çünkü düşlediğim o heyecanı, o tadı alamadım bu kitapta. Melez Prensten sonra gerçekten yerimde duramıyordum, enerjiyle dolmuştum böyle ve Ölüm Yadigarlarını o kadar merak ediyordum ki, birde final olduğu için asıl savaşı falan okuyacağım için, kitap okuma sınavının kitabına başlamayıp bir çılgınlık yaptım ve Ölüm Yadirgarları’na başladım. Pişman da değilim zaten de, sadece kesinlikle beklediğim bu değildi. Kitabın beş yüz sayfası, hiç abartmıyorum, şu madalyonu bulmak için giriştikleri işlere ayrılmış elli sayfa falan olmasa, o kadaaaar sıkıcıydı ki, parça parça, uyukluya uyukluya okudum. Gerçekten kitap zaten 700 sayfa ve 500 sayfası berbattı. Tek okuduğunuz Hermione, Ron ve Harry’nin bitmek bilmez kamplarıydı. Hani bu kampa 500 sayfa ayırmak neden Rowling? Anlam veremedim. Bu kitapta Harry, Dumbledore’un ona verdiği görevi, kalan Hortkulukları’ı bulabilmek için Hogwarts’a geri dönmüyor. Tabii Ron ve Hermione’de arkadaşlarını yalnız bırakmıyor ve onun peşinden gidiyor. Siz bu hortkulukların bulunacağını, bulunurken yaşadıkları heyecanı, aksiyonları falan okuyacağım sanıyorsunuz ama öyle değil. Ne yaptıklarını belki spoi olur diye (ki sanmıyorum ama) yazmayacağım ama kesinlikle böyle bir şey okumadığımı belirtmeyelim. Her şey son iki yüz sayfa da oldu ve evet, nefes kesici olsa da, her şey üst üste gelmiş gibi hissetmekten kendimi alamadım. Çünkü gerçekten öyleydi zaten. Hortkuluklar araya kaynadı gitti, karakterlerin ölümlerine üzülecek fırsatım olmadı, zaten iki kişi hariç kimlerin öleceğini canım arkadaşlarım sağ olsun, biliyordum. Grindelwald diye diye dolanan insanları görünce bu herifin numarası neymiş diye de aşırı merak ediyordum ve bir yıkım da buradan geldi, sağ olasın Rowling. Bana kalırsa adamın hiçbir özelliği yok. Aslında doğrusunu söylemek gerekirse, beklediğim o büyük savaş bile yeterince büyük değildi zaten. Belki ben beklentimi yüksek tutmuştum ama haklıyım yani, koskoca Harry Potter finali, bir zahmet beklentimi yüksek tutayım. Kitapta en sevdiğim şey, şu Ölüm Yadigarlar’ı meselesi ve… ve… ve’sini ölüm yadigarlar’ı meselesini biraz açtıktan sonra yazacağım, azıcık gerilim olsun. Ölüm Yadigarlarının aslında hikayesi çok hoşuma gitti. Yani belki saçmadır ama ben kitaplarda geçen böyle küçük hikayeleri çok seven birisi olarak, Ölüm Yadigarlarının hikayesini de çok sevdim ve şu an aşırı derecede Ozan Beedle’nin Hikayelerini okumak istiyorum. Şu sınav haftasını bir aşayım, her şeye saldıracağım gerçekten. Ve şimdi sırada, ve var. Ve… tabii ki Snape yahu. Zümrüdüanka da Snape hakkında bir şeyler öğrendiğimi sanan zavallı ben, bu kitapta çok kötü oldum Snape hakkında ki o şeyleri öğrenince. Yani gerçekten hala okumayanlar için bu tatlı büyüyü bozmak istemiyorum, tabii onca inceleme arasında benimkini bulur musunuz bilemem o yüzden yazacağım gitsin. Bulursanız da sizin şanssızlığınız olsun artık djkfdv Snape’in küçüklüğü, Petunia ve Lily’nin küçüklüğü, Snape ve Lily’nin nasıl tanıştığı, çok az da olsa arkadaşlıklarını okudum ve filmden de bir kesit görünce gerçekten aşık oldum ya. O kadar kalp kırıcı ve tatlı ki… Bu kitabın böyle sıkıcı olacağını bilsem, sırf Snape’in o kısımları için okurdum bunu, gerçekten gerçekten gerçekten. Bu kitapta Snape’in neden Melez Prens’te öyle saçma sapan davrandığını falan her şeyi öğreniyorsunuz. Onun aslında ne kadar cesur olduğunu… Gerçekten kendime o kadar kızıyorum ki… Melez Prens’ten sonra ben bile Snape’ten birazcık şey olmuştum… YA BUNU İTİRAF ETMEK İSTEMİYORUM! Birazcık soğumuştum ama bu kitapta… kesinlikle kalbim hem sımsıcak hem paramparça oldu. Snape bu zamana kadar en sevdiğim karakterler arasında. Her şeyiyle benim için çok özel. Sadece tek bir şey daha, şu ‘always’ repliği varya, filmde nasıldır bilmiyorum ama kitapta okuyunca başta hiçbir şey anlamadım kitabı bitirene kadar ve ben doğru repliğimi okudum ya bu ne ki falan oldum dhdjfhdjhfjdjhd cidden o kafa karışıklığım çok komikti. Always dedikleri bu mudur oldum baya bir hüsrana uğramıştım ama kitabı bitirdikten sonra biraz daha anlamlı bir hale büründü neyse ki. Seksen yaşında sallanan sandalyem de muhtemelen Asla Vazgeçme, Kargalar Meclisi ya da Harry Potter okuyor olurum ama birisi bana ‘bunca zamandan sonra mı?’ diye sorarsa, cevabımın ‘her zaman’ olacağı kesin. (nE dİyOsun ZüLaL?) Ve son olarak bu yazıyı Instagram’da bulduğumuz ama var olmayan o güzel şarkının sözlerini yazarak bitirmek istiyorum çünkü şarkı tamamen Snape’i anlatıyor ve çok kalp kırıcı ve çok güzel. "İşte Bağıran Baraka’dayız. İşte sonunda sondayız. Ellerim soğuk, pelerinim nemli. Kan, boynumdan aşağı akıyor. Benim soylu aşkım ve nefretim. Burada, yaptığım bütün hataların kefaletini ödüyorum. Önünde özgür olabilirim. Sana bütün anılarımı veriyorum. Hepsini al, son fedakarlığım. Ve bana annenin gözleriyle bak. Bu unutulmaz acıyı senin için üstlendim. Bu unutulmaz acı, aşktan doğdu. Ve her seferinde senin yüzünü görüp, Yaptığım tüm seçimleri hatırlıyorum. Benim soylu aşkım ve nefretim. Burada, yaptığım bütün hataların kefaletini ödüyorum. Önünde özgür olabilirim. Sana bütün anılarımı veriyorum. Hepsini al, son fedakarlığım. Ve bana annenin gözleriyle bak. Bana bak. Bana bak…"
Harry Potter ve Ölüm Yadigarları
Harry Potter ve Ölüm YadigarlarıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 201623.1k okunma
·
32 views
Gamze okurunun profil resmi
Snape lily aşkı her zaman😊(incelemeniz çok güzel olmus✋)
summer okurunun profil resmi
ya snape lily aşkı güzel de... snape'i çok sevdiğim için lily'nin onu hak etmediğini düşünüyorum ddjfhdjf ve teşekkür ederim♥
Esin Elif okurunun profil resmi
Ooo bitirmişsin :")
summer okurunun profil resmi
bitireli oldu baya ya... incelemeyi yeni yaptım dhdjkfjdfs
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.