-Titanik güvertesinde Rubaiyat! Batı'nın gözbebeği Doğu'nun nadide çiçeğini taşıyor!Hayyam, bize nasip olan şu güzel anı keşke kalkıp görebilseydin!
Kitabın son satırlarıyla başlamak istedim incelememe. Bana bu güzel kitabı hediye eden dosta teşekkürü bir borç bilerek de devam etmek istiyorum incelememe.
Bir İskender Pala anlatımını hissederek okuduğum bir kitap daha.
Tarihin unutulmaya yüz tutmuş gizlerini açığa çıkarmak isteyen bir seyyahın başından geçen türlü badireler dizisi. Bir kitap bitsin istemeyiz bazen ama elimizde olmadan da sonunu getirmekten kendimizi alamayız. Tıpkı insanı ilişkilerimizde olduğu gibi.
Hayyam-Nizamülmülk-HasanSabbah ile başlayıp aralarındaki yaşanmışlıkları en ince ayrıntılarına kadar anlatan bir eser. Ve tarihimizi en iyi öğreneceğimiz kaynaklar arasında gösterilen kitaplardan biri "Semerkant" Hayyam'ın saflığı, temizliği, insanı mest eden dünya görüşü, Nizamülmülk'ün İslam dünyasına katkıları, uğraşları ve eserleri ile bir hiç uğruna katledilişi ve Hasan Sabbah gerçeği, kurnazlığı, zekası ve fevkalade yetiştirdiği fedaileri... Bizzat Ömer Hayyam'ın elinden kaleme alınan rubaileri. Tarihte böyle bir üçgene az rastlanır doğrusu.
Üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen bizden değil de batının bu eserin peşine düşmesi tarihimize verdiğimiz önemin! bir başka göstergesi...
Titanik ile birlikte dondurucu soğuğun ortasında sulara gömülen Rubaiyat.
Ve iki önemli aşk hikayesinin de anlatıldığı bir eser Semerkant.
Dili sade, anlaşılır ve yapılan betimlemelerle süslenmiş bir kitap. Severek okuduğum bir kitap...
Kitaptan bazı alıntılar ile bitirmek istiyorum incelememi;
"Onlardan değilsen şayet kafir derler adama
Boş ver onları Hayyam, sen bak kendi yoluna."
" Sevgilinin yanında yapayalnızdın Hayyam!
Şimdi sığınabilirsin ona, artık gitti madem."
" Cennet de sende, cehennem de."
" İstediğin kadar şatafata gömül, insanlık halinin sefaletinden kurtulamazsın."
" Size söylüyorum işte, bu yüzyılda yaşayan Müslümanlar, bizler yetimiz."
....