Fantastik edebiyatın kraliçesi, bu kitabında bizleri Prag’a götürüyor. Arada Seul’de tapınaklarda geziyoruz, bolca Stalin hikayesi dinliyoruz.
İlk okuduğunuz andan itibaren sizleri, geçmişin izleriyle büyüleyen bir kitap.
Kitapta, Prag’a giden bir kadının, geçmişten gelen eski yüzler ile geçtiği iletişim ve eski yüzlerin ona anlattığı hikayeler anlatılıyor.
Aslında her şey, otelin hediyelik dükkanından üzerinde Mucha’nın kadınlarının olduğu kahve fincanlarını almasıyla başlıyor.
Franz Kafta’nın Milena’ya mektupları, Stalin’in gizemli ve tehlikeli hayatı ve bu hayattan gelen eski yüzler, Mucha’nın kadınları...
Stalin’i bir de Nazlı Eray’dan okumalısınız. Anlattıkları ve anlatımı bakımından eşi bulunmaz bir kitap.