Yazarın diğer kitaplarında da olduğu gibi bu kitabında da yer verdiği şu rakı sofrası sohbetleri okuyucunun zihninde yer ettiğini, gözünde canlandığını tahmin ediyorum. 90 yaşında yazılmış bir eser ancak bu kadar kusursuz olabilirdi. Kitabın siyasi söylemlerini bir kenara bırakırsak eserin edebi yönünün oldukça kuvvetli olduğunu, sıkılmadan okunabilen ve okuyucunun dimağında sıradışı bir lezzet bırakan bir başucu kitabı olduğunu söyleyebilirim. Yazarın eserlerini okuyunca kaliteli bir kitap yazmanın ne denli meşekkatli olduğunu, popüler eserlerin yazarlarının daha onlarca fırın ekmek yemeleri gerektiğini sıradan bir okuyucu rahatlıkla anlayabiliyor. İyi ki kitaplar var sevgili kirapsever dostlarım...