Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

240 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Fikirler düşünce üzerine dikilen fidanlar gibidir. İnsan, düşünebildikçe diğer canlı varlıklardan ayrılır. Dünya hayatı, insan üzerine, insan dini üzerine, din ise düşünce, ibadet, ve özgürlük üzerine kuruludur. Konuşmayı bilmelisin, lakin önce düşünmelisin. İbadet etmeyi bilmelisin, lakin önce yanlışlardan uzaklaşmayı düşünmelisin. Kötülük öncesine ve sonrası af şeklinde görülen ibadet, ibadet değil; insanın kendini kandırmasıdır. Yalanın tadına varan insan yarına ad bırakmaz derler. Küçük bir hayat alıntısı vermek istiyorum: Bir arkadaşım cuma namazı için, insanlığını, hayatını yalana ve aldatmaya satan babası ile cami kapısından girer. Kapının girişinde HZ. Muhammed' in sevdiği kırmızı güller ve dalında dikenleri vardır. Dalındaki diken babasının eline batar ve o küçücük dikenin battığı yerden kan durmaz ve cami içine giremez. Namaz biter ve kan durur. Arkadaşım babasına;"kalbinin kötülüğü, dilinin yalanı ve elinin hakimiyetsizligi seni Allah' ın evine kabul etmedi" der ve camiden yalnız başına çıkar. İnsanlar sanıyor ki ne yaparsam yapayım bir namaz iki dua imana gelirim günahlarım affolur. Ne yazık ki öyle olmuyor. Solunda insan hakkı taşıyan hiçbir düşünce, hiçbir özgürlük Allah katında helalleşmeden affolamaz. İşte bu yüzden insan düşünmeli; yaptıklarını, yapacaklarını ve yapması gerekenleri. Düşünceden uzak olmamalı insan. Kendini diğer varlıklardan ayırmasını bilmeli. Ahmet Günbay Yıldız' ın hayat dersi ve insan dini üzerindeki düşüncesini anlatmaktadır. Yaşlı bir kadının eşinin ölümünden sonra ağacın ve dalların artık meyve vermemesi, ailenin yanlış ameller üzerine dağılması sonucu ile oluşan bir hikaye ile kaleme alınmıştır. Oğlu gelini ve torunları dışında kimsesi olmayan bir kadındır. Ağacın kuruyup solması kadının da solmasına neden olmaktadır. Hikayede göze çarpan karakter torunu Burak'tır. Gençliğinde hayatını düello ve geçici insan hayatı için yaptığı yanlışlık ve araba kullanırken çarpıp öldürdüğü genç kız, onu hayat dersi adı altında dinine ve ibadetlerine bağlamıştır. Yaşlı kadın, gelininin ve oğlunun ibadet anlayışından rahatsız olmaktadır. Sabah namaz kılıp, öğle namazını geçici şeyler üzerine kaçırıp, ikindi namazından sonra eve gelen misafirlerine içki ikram etmesi onu üzmektedir. Bu yukarıda bahsettiğim kötülük öncesi ve sonrası affı olarak görülen yanlış ibadet şeklidir. Kitabın ayrıntılarına fazla yer vermeden bir şeyden bahsetmek istiyorum: Bir ağacın meyve vermesi için suya ihtiyacı vardır, insanın dertlerinden kurtulması için namaz ve duaya ihtiyaç duyduğu gibi. O ağacın hemen meyve vermemesi seni umutsuzluğa düşürmesin çünkü insan duası ve hayatı sınanır; insan sabrı ölçülür. Her darlığın sonunda bir ferahlık vardır ki dinin yarısı sabırdır. Bahsettiğim son paragraf altında kitabı tamamen açıklıyor aslında. İyi okumalar diliyorum.
Dallar Meyveye Durdu
Dallar Meyveye DurduAhmed Günbay Yıldız · Timaş Yayınları · 20131,581 okunma
··
300 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
ismail okurunun profil resmi
Kalemine saglık 😊
C.Oğuz okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. 😊
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.