Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

479 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı elime aldığımda zorlu bir yolculuğun beni beklediğini biliyordum fakat hiç bu kadar keyif alacağımı düşünmüyordum. Kitabın ilk bölümünü okumaya başladığımda acaba bana vermek istediği mesajı anlayabilecek miyim endişesi oldukça yoğundu. İlerleyen bölümlerde kahraman o kadar benden birisiydi ki kullandığı cümleler düşünmeye ya da düşünmemeye çalıştığı durumlar o kadar tanıdık geliyordu ki kitabı bitirdiğimde onu ne kadar özleyeceğimi düşünmeden edemedim. Konu Hikmet Benol, 3 katlı bir gecekonduda(apartman olduğunu kabul etmediği için bunu tercih ediyorum) yaşamaktadır. Alt katında dul kadın Nurhayat Hanım, üst katında ise emekli albay Hüsamettin Tambay yaşamaktadır. Zaman ilerledikçe hayatına Sevgi ve Bilge dahil olacaktır. Yazar, kendini bulmaya ve anlamaya çalışan bir şehir insanın binaya veya insanlara sıkışıp kalmış benliğinin yolculuğunu sunmaktadır. İçsel Bir İç Dünya İnsanın zaman zaman kendisine dönüp sorduğu sorular vardır. Bu sorular cevaplanmak için değildir. Biliriz ki bu sorular aslında içimizdeki cevaplardır. Hikmet'in düşündüklerine baktığımız zaman da bize bir çok soru sorar dolaylı da olsa. O soruları okuduğumuz an içimizde bir cevap belirir. Kendimize verdiğimiz bu cevaptan korkarız belki de. Hikmet o kadar gerçek bir kahraman ki onu kendi yerinize koymadan edemiyorsunuz. Belki de o sizi kendisinin yerine koyuyor.. Hayata karşı sorgulayıcı tavrı, günlük olaylardan çıkardığı düşünsel sorunları, tehlikeli oyunlar diye bahsettiği insanın farkında bile olmadan kurduğu o basit çıkarları kitap boyunca yüzümüze çarpıyor. Hikmeti okurken yeri geldi güldüm yeri geldi onu düşüncelerinden alıkoymaya çalıştım ve bazen de onun yerine acı çektim. insanların basit oyunlarından birini anlatırken bahsettiği şeyden çok etkilendim; Ben hata yaparken neredeydiniz diyor okura. Neredeydiniz! Neden tam hata yaptığım anda dikilip karşıma bunu söylediniz? Neden geç kaldınız? Neden bunu bile bile bana engel olmadınız...? Belki insanın kendi iç isyanını yansıtığı için sevmişimdir.Belki de içimdeki isyanı bir güzel anlattığı için onu çok sevmişimdir. İnsanın insana yaptığı oyunları düşündüğümüzde asında Hikmet'ten farklı olmayacağız. Küçük dünyasında bir ömür yaşadı. Bu ömre ise kötü bir oyun sığdırdı. Ya biz ne yapacağız... Başkalarının oynadığı oyunu izlemeye devam mı edeceğiz? Yazar İçin Bu romanını okuduktan sonra Oğuz Atay'a tekrar hayran oldum. Şehir insanın iç sıkıntısını evrensel bir dil ile nasıl bu kadar güzel anlatmış ve en önemlisi düşünmüş. Romanda sadece Hikmet yok. Tüm bir dünya var. Romanın içine sığdırdığı bu dünyayı okuduktan sonra romandan büyük bir haz aldığınızı farkedeceksiniz. Büyük bir doyum yaşadığınızı kitabı bitirdiğiniz an anlayacaksınız. Geniş ufuklu, aslında içinden binlerce düşüncenin çıkabileceği engin bir roman. Kullandığı dil ise akıcı ve monologlar oldukça etkileyici. Bazen bu monologlar arasına albayın, Hikmetin, yazarın düşünceleri de giriyor ve aslında siz hangisini okuduğunuzu karıştırabiliyorsunuz. Bu nedenle kimi okuyucu için oldukça güç bir roman. Ben okurken keşfetmeyi sevdiğim için beni oldukça heyecanlandıran ve açan bir roman oldu. Onunla karşılaştığım için çok mutluyum :) İçimde yarattığı heyecanı daha fazla anlatmak isterdim fakat o kadar içsel bir aydınlatma yarattı ki hangi kelimeleri kullanırsam kullanayım hiç tam olmayacak gibi.
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231,2bin okunma
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.