Bu da Berat Duâsı, buyrun dostlar :))
“Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
Allah’ım, ey ihsân ve ikram sahibi olan ve kendisine ihsan edilemeyen, ey Celâl ve İkrâm Sahibi, ey Lutfu ve İhsânı bol Olan, Sen’den başka ilâh yok, sen kendisine ilticâ edenlerin Yardımcısı, kendisine sığınanlara emân Veren, korkanların kendisinde emniyete kavuştuğu yüce Zât’sın.
Allah’ım! Beni-bizleri;
(Bizleri; evlâtlarımızı, babalarımızı-annelerimizi, neslimizi, gönül dostlarımızı, sevdiklerimizi, bizi sevenleri, hidâyeti için sana yalvarıp duâ ettiğimiz kişileri-dost ve arkadaşlarımızı, Ümmet-i Muhammedi)
katında, Ümmü’l-Kitâb’da şakî/kötü veya mahrûm veya kovulmuş veya rızkı dar olarak yazdıysan, Allah’ım fazl u ihsânınla kötülüğümüzü, mahrûmiyetimizi, kovulmamızı ve rızkımızın az olmasını sil, beni-bizleri katında, Ümmü’l-Kitâb’da saîd/iyi, rızkı bol ve hayırlara muvaffak olan bir Kulun-Kulların olarak yaz. Şüphesiz Sen Rasûl’ünün Lisânı üzere indirilen Kitâb’ında bir söz Buyurdun ve Sen’in sözün Haktır:
«Allah Dilediğini Siler, (Dilediğini de) sâbit Bırakır. Ümmü’l-Kitâb (Ana Kitâb) O’nun Yanındadır.»(er-Ra’d, 39)
İlâhî! En büyük tecellin ile «Her hikmetli işe kendisinde hükmedilen»(ed-Duhân, 4) ve kesin karar verilen mübarek Şa’bân’ın yarısı gecesinde, bizden bildiğimiz, bilmediğimiz ve Sen’in Bildiğin bütün
belâları Uzaklaştır. Şüphesiz Sen en Yüce ve en Keremlisin. Allah, Efendimiz Muhammed’e, âline ve ashâbına salât u selâm Eylesin!” (Bkz. Ali el-Müttakî, no: 5090)