Allahü teâlâ, bu âyet-i kerime’de, kendisine itaat etmeyen, hiçbir hayır yapmayan ve kendi yolunda hiçbir şey harcamayan kâfiri, emir altında bulunan ve hiçbirşeye sahip olmayan bir köleye benzetmektedir. Köle nasıl efendisinin emrindeyse kâfir de nefsinin ve Şeytanın elindedir. Dolayısıyla hayra yönelemez. Allahü teâlâ, kendisine itaat eden, hak yolda malını harcayan mü’mini ise, serbestçe tasarrufta bulunan hür bir kimseye benzetiyor. İradesinde hür olan bir mü’minle, eli kolu âdeta bağlı olan bir kâfir hiç bir olur mu? Mü’mini, kendisine itaat etmeye muvaffak kılan Allah’a hamdolsun. Hamd, tapınılan putlara değil ancak Allah’a mahsustur. Ne var ki insanların çoğu bunu bilmezler.