Yoruma ne yazacağımı çok düşündüm. Çünkü bu kitap harika sevgili kitap dostlarım. Nasıl ifade edeceğimi tam olarak kestiremedim bir süre.
İlk olarak şunu söyleyebilirim ki, tam bir uzay meraklısıyım. Uzay, uzaylılar, gezegenler, yıldızlar vs. hep merak ettiğim konular olmuştur. Bu kitabı bu sebeple okumak istedim.
Kitap, Mars'ta tek başına mahsur kalan botanist Mark Watney'yi anlatıyor. Kitabın içinde aşırı bilgi var. Ama hepsi harika bilgiler. Yavaş yavaş okudum ki bilgileri anlayabileyim. Mars'ta mahsur kalsam, bu kitap sayesinde hayatta kalırım. Okurken kendimi kimya öğreniyor gibi hissettiğim doğrudur. Çünkü -tekrar söylüyorum- aşırı bilgi var. Hatta bir ara kitabın ortalarındayken bilgiden bunalmıştım, fakat bırakamadım kitabı. Çok merak ediyordum. Son elli sayfada heyecandan mahvodum.
Bunu belirtmeden geçemem. Tam bir Mark Watney hayranı oldum. Esprileri çok komikti ve esprilerinde kahkahalarla güldüm.
Ayrıca kitabın kapağı çok güzel. Garip bir dokusu var -nasıl isimlendirmeliyim bilmiyorum- ve çok hoşuma gitti.
Kısacası, goodreads okurları tarafından 2014 yılının en iyi bilimkurgu romanı seçilen bu kitabı 2 Ekim'e kadar okumanızı öneriyorum. Çünkü o gün filmi vizyona girecek. Filmi iple çekiyorum!
İyi okumalar dilerim!