Kitabın kapağını açtığımızda banyoda bileklerini kesmiş bir halde olan Çimen ile karşılaşıyoruz. Sıradan, depresif bir genç kızın yaşamını okuyacağımızı düşünürken, sayfaları çevirdikçe bambaşka bir yaşamın yürek burkan hikayesinin içinde buluyoruz kendimizi. Çocukluğuna doğru geçmişe yolculuğa çıktığımızda yaşanılan travmanın bir hayatı nasıl mahvettiğini farklı bir kurguyla, tüylerimiz ürpererek okuyoruz. Ve Çimen'in kendinden kaçmak için farkında olmadan taktığı maskeleriyle tanışıyoruz.
Bırakın çocuklarımız çocukluklarını yaşayarak büyüsünler. Yüzlerindeki saf ve temiz gülümsemeyi çalmaya kimsenin hakkı yok.
Psikolojik romanlar çok severek okuduğum bir türdür. "Hiç Kimse" de bir vaka incelemesi ve benim bakış açımda farklı pencereler açtı.