Şimdi denemenin en anlaşılabilir parçalarından yalnızca belirsiz
birkaç deyiş veya kırık dizeyi atlayarak yaptıgımız sözcügü sözcügüne bir çeviri denemesini verelim.
Babanın ogluna sorusuyla başlar:
"Nereye gittin? "
"Hiçbir yere gitmedim."
"Eğer bir yere gitmediysen, niye avarelik ediyorsun? Okula git, 'okul-babası'nın önünde dur, ödevini ezberle, okul çantanı aç, 'ağa-
bey'in senin için yeni tablet yazarken kendi tabletini yaz. ödevini bitirip gözetmenine gösterdikten sonra yollarda oyalanmadan doğruca bana gel. Şimdi, ne dediğimi anladın mı?"
"Anladım, sana tekrar edeyim."
"Peki, şimdi tekrarla."
"Söylüyorum."
"Söyle."
"Haydi, söyle bana."
"Bana okula gitmemi, ödevimi ezberlememi, okul çantamı açmamı, 'ağabey'im bana yeni tablet hazırlarken kendi tabletimi yazmamı söyledin. Ödevimi bitirdikten sonra, gözetmenime göstereceğim ve senin
yanına geleceğim. lşte, bana söylediklerin bunlar."
Bundan sonra baba uzun bir monologla devam eder:
"Bana bak, adam ol. Meydanlarda başıboş dolaşma, caddelerde
sürtme. Sokakta yürürken çevrene bakınıp durma. Alçakgönüllü ol, gözetmenine ondan çekindiğini göster. Korktuğunu belli edersen senden hoşnut kalır."
............ [Yaklaşık onbeş satır hasarlıdır.]
Dipnot : 15 satır hasarlıdır dedikten sonra monolog devam ediyor. 2 sayfa kadar sürüyor kitapta. Hepsini yazmadım. Babası çocuğunu fırçalamaya devam ediyor